DOLAR 32,5962 0.36%
EURO 34,7827 0.03%
ALTIN 2.496,290,49
BIST 9.524,59-0,06%
BITCOIN 20363021,72%
Edirne
12°

HAFİF YAĞMUR

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Çakırlar’dan TBMM’de Saros çıkışı

Çakırlar’dan TBMM’de Saros çıkışı

ABONE OL
11 Haziran 2022 11:41
Çakırlar’dan TBMM’de Saros çıkışı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İYİ Parti Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar, TBMM Genel Kurulunda Saros Körfezi’nde yapımı devam eden FSRU Limanı ve Boru Hattı Projesi’ne dikkat çekerek, bölgede yaban hayat ve deniz yaşamının olumsuz etkilenmekte olduğunu ve projenin tüm ekosistem ve çevre habitatının sonunu getireceğini öne sürdü.

İYİ Parti Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar, TBMM Genel Kurulunda görüşülen Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin 17. Maddesi üzerine İYİ Parti Grubu adına söz aldı.

Milletvekili Çakırlar, “Dünyanın en temiz 3 denizinden biri olan, Kuzey Ege’nin incisi Trakya’nın gözbebeği cennet Saros Körfezi’nde, Katar doğalgazını Avrupa ülkelerine sevk etme uğruna telafisi mümkün olmayan bir çevre katliamı yaşanmaktadır” dedi.

Botaş tarafından yaptırılan FSRU Limanı ve boru hattı projesinin kendi kendini temizleme özelliğine sahip Saros Körfezi’nin yaban hayatı ve ormanıyla, tarım alanlarıyla, deniz flora ve faunasıyla tüm ekosisteminin ve çevre habitatının sonunu getireceğini savunan Milletvekili Çakırlar, “Karbon salınımında doğal filtre görevi gören ‘dünyada ilk defa’ denenen bir yöntemle 6.000 metrekare deniz çayırı yerlerinden sökülmüştür. Botaş tarafından proje bittikten sonra yerine dikileceği vaad edilmesine rağmen dünyada örneği yoktur. Tarım konusunda gün geçtikçe toprak kaybeden ülkemiz, bu projenin gerçekleşmesi ile birlikte maalesef verimli tarım arazilerini yok etmeye devam etmektedir” dedi.

“HER GEÇEN GÜN DENİZ EKOSİSTEMİNE VERİLEN ZARAR ARTMAKTA”

Saros’un balık popülasyonu açısından çok zengin bir alan olduğuna dikkat çeken Milletvekili Çakırlar, “Bern sözleşmesinde belirtilen ve kırmızı listede bulunan, koruma öncelikli balık türleri yaşamaktadır. İnşaatın başlamasıyla her geçen gün deniz ekosistemine verilen zarar artmakta olup balık türleri hızla eksilmektedir. İnşaat sırasında kirlilikten ve sesten etkilenen yunuslar bölgeyi terk etmekte ve kıyılara vurmaya başlamıştır. Proje bölgesi kuş türleri için önemli üreme ve kışlama alanıdır. Nesli küresel ölçekte tehlike altında olan ‘küçük sakarca ve Sibirya kazı’ da bu alanda kışlamaktadır” dedi

“KORUNMASI GEREKEN HAYVAN TÜRLER BERN SÖZLEŞMESİ KAPSAMINDA”

Proje alanındaki ‘korunması gereken hayvan türleri’nin Bern sözleşmesi kapsamında olduğunu belirten Milletvekili Çakırlar, “222 kuş türünün yaşadığı tespit edilen bölgede çevreye verilen zararlar sonrasında yaban hayat yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır.

Tarkan’ın Geççek şarkısına bu kadar kafayı takacağınıza keşke Ergene için söylediklerine, Saros gönüllülerinin çevre için söylediklerine kulak verseydiniz” dedi.

MİKROPLASTİK SORUNUNA DİKKAT ÇEKTİ

Bir diğer önemli sorunun artık ‘dünyanın tuzu’ olarak isimlendirilen mikroplastik sorunu olduğunu belirten Milletvekili Çakırlar, Amsterdam Özgür Üniversitesine bağlı araştırmacıların yaptıkları çalışmada deneklerin 4’te 3’ünün kanında plastik görüldüğünü, Hull Üniversitesinin yürüttüğü bir diğer araştırmaya göre ise üzerinde deney yapılan 13 akciğer dokusu örneğinden 11’inde plastik parçacıklarının bulunduğunun belirlendiğini ifade etti.

“MİKROPLASTİKLER SOLUNUM YOLUYLA VÜCUDA GİRİYOR”

En yoğun görülen plastik türlerinin ise ambalaj ve borularda kullanılan polipropilen, şişelerde kullanılan PET ve kıyafetlerde bulunan naylon olduğunun ortaya çıktığını belirten Milletvekili Çakırlar, “Bu mikroplastikler solunum yoluyla vücuda girmekte ve vücuttaki hava yollarından geçerek akciğerin en derin bölgesine yerleşmektedir. Peki, bizim ülkemizde durum nedir?  Maalesef kısa bir süre önce İngiltere’den geri dönüşüm için gelen plastik atıkların Adana’da yakılmak suretiyle yok edilmeye çalışıldığına şahit olduk. İngiltere’nin gönderdiği plastik ambalaj ve poşetlerin yakılmasını halkımıza reva mı görüyorsunuz?

Artık idare-i maslahat yerine köklü çözümlere yönelmemiz gerekmektedir. Plastik poşetleri paralı yapmak yerine tamamen hayatımızdan çıkarmalıyız. Bunların yerinde içinde hiçbir türlü plastik madde bulunmayan bez çantalara ve cam şişelere yönelmemizin daha iyi olacağı kanaatini taşıyorum” ifadelerini kullandı.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.