DOLAR 32,3812 0.18%
EURO 34,9905 -0.25%
ALTIN 2.324,890,25
BIST 9.067,24-0,14%
BITCOIN 2264505-1,08%
Edirne
19°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

“Edirne’de sanat kuraklığı yaşanıyor”

“Edirne’de sanat kuraklığı yaşanıyor”

ABONE OL
18 Ekim 2021 12:22
“Edirne’de sanat kuraklığı yaşanıyor”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Edirne’de Saraçlar Caddesi’nde yaptığı sokak tiyatroları ile tanınan Düşülke Atölyesi Genel Sanat Yönetmeni Batuhan Öztürk, yaşanan koronavirüs salgını sonrası artık Edirne’de sanat kuraklığı yaşandığını ve ileriki süreçte İstanbul’da projelerle devam edeceklerini belirtti.

4 yıl önce geldiği Edirne’de sokak gösterileri ve üniversite salonlarında yapılan gösterilerin ardından Edirne’nin tek özel tiyatro sahnesini kurdular. Ancak Edirne’nin tek özel tiyatro sahnesine seyirciler ve basın mensupları dışında destek verilmemesi de sanat emekçilerini kalbini kırmış durumda. Pandemi sonrası Saraçlar Caddesi’nde tekrar gösteri yapmak isteyen Batuhan Öztürk, caddedeki kalabalığın artık eskisi kadar ilgi ile izlememeleri ve kendilerine bir destek gelmemesinin de başka şehirlere yoğunlaşmasına sebep olduğunu ifade etti.

“EDİRNE’NİN TEK ÖZEL TİYATRO SAHNESİNE SEYİRCİ VE BASIN HARİCİNDE DESTEK GÖRMEDİK”

Düşülke Atölyesi Genel Sanat Yönetmeni Batuhan Öztürk, “Saraçlar Caddesi Edirne’nin vitrini idi. Bunun altını çizmem gerekiyor. Bu benim dördüncü sezonum Edirne’de. Saraçlar Caddesi ile başladık. İki sene boyunca performanslarımızı sergiledik. Biz burada üniversite salonlarında gösteri yaptık. Sonra kendi salonumuzu kurduk. Kendi salonumuzu kurduğumuz andan itibaren orayı ayakta tutmak için mücadele verdik. Tabi bu süreçte Saraçlar Caddesi çok şekil değiştirdi. Şehrin dengesi çok farklı yönlere kaydı.  Bizim sokakta yaptığımız işler ya da sokaktaki hareketlilik eskisi kadar ilerlemedi. Çok başka bir noktaya geçti. Başka çözümler bulmaya çalıştık. Geçen sene üniversite salonlarında oyunlar oynayarak ayakta tutmaya çalıştık. Kendi salonlarımızda ayakta tutmaya çalıştık. Pandemi sürecinden sonra okulların tatil edilmesi ile memleketlerine dönen öğrenciler sonrası biz salonumuzu kapattık. Şu an itibariyle zaten Edirne’nin tek özel tiyatro sahnesi. Profesyonel olmasak bile yarı profesyonel şekilde olan sahnemiz. Zaten 2019-2020 sezonunda seyircisi dışında ya da basın emekçileri dışında çok büyük bir destek görmedik birilerinden. Desteksiz kaldığımız bir yerde bide pandemi patlak verince şu an yok hükmündeyiz artık”dedi.

“SARAÇLAR CADDESİ ESKİSİ GİBİ İLGİLİ DEĞİL”

Edirne’nin en işlek caddesi Saraçlar Caddesi’nin artık eskisi gibi olmadığı için İstanbul’da projeler yapmaya başladıklarını söyleyen Öztürk “Cadde üzerinde tekrar performans yapmak, Edirne’de nasıl olur, nasıl biter bilemiyorum. Caddenin dinamiği, enerjisi çekilmiş durumdaydı. Üstüne bu süreçle beraber insanlar artık tamamen acil durum üzerinde sokağa çıkmak durumundalar. Buna rağmen sokakta performans izleyebilirler, bunu talep edebilirler ama bu talebi karşılayabilmemiz için bizimde, yoğun bir yol olması gerekiyor ki bizde bunu devam ettirelim. O yoğunluğu da sağlamak mümkün değil, bu kalabalık arasında ziyade insanların ilgiyle izlemeleri gerekiyor. Bunu sağlayamıyoruz Saraçlar Caddesi’nde. Ben bu süreçte, haziran ayından itibaren tekrardan değerlendirmeye aldığımda Temmuz’da tiyatroların açılmasıyla beraber sokak için tekrar hazırlıklara başladım ve farklı şehirlerde gösterilerimi yapmaya başladım. Açık konuşmak gerekirse burada yaptığımız mücadelenin geldiği nokta, belki biz yetemedik belki başka sebeplerden farklı şehirlerde ben bu mücadeleyi devam ettirme düşüncesindeyim. Tekrardan İstanbul’da farklı projelere hazırlıklar başladı. Edirne’de o yüzden devam ettirmek istiyoruz ama bir şekilde muhatap alabileceğimiz ya da dişe dokunur bir şekilde yaptığımız işi devam ettirebileceğimiz zeminde değiliz ”dedi.

“EDİRNE’NİN TEK BİR CADDESİ VAR VE İYİ DEĞERLENDİRİLMİYOR”

Edirne’nin artık tiyatroya önem vermemesi ve şehrin sanata açlığının farkında olmamasının altını çizen Batuhan Öztürk “Edirne’nin bir miladı var. Tam kesin tarih veremiyorum. Tarih olarak da düşünmedim ama bir geçiş süreci içerisinde. 4 yıl önce geldim Edirne’ye. Ben geldiğimde İstanbul’dan bunalmış, oranın kaosundan, yozluğundan, samimiyetsizliğinden bunalmış şekilde İstanbul’dan buraya geldiğim zaman bir vahayla karşılaştım. Burada insanların şehirle beraber bütünleşmesi, bu şehre bir şeyler katmaları, güler yüzlü olmaları, yürürken bile özenli olmaları benim için çok keyifli bir şeydi. Ben burada tiyatro adına mücadele vermenin keyifli ve değerli olacağını düşündüğümden dolayı ben buraya yerleştim. Ama iki yıllık bir sürenin ardından tamda bizim sahneyi kurma dönemimizin üzerine denk gelen bir süreçte, artık bir ciddi manada eğitime aç sanata aç ama artık bu açlığın farkında olmayan bir şehir görüntüsü var. Bir şekilde artık bütün değerleri kaybetmiş, artık sürekli haline getirmekten alışkanlık haline mi getirdi bilmiyorum ama bir şeyler için uğraşmaya değer olmayan bir şehir. Özellikle tek bir caddesinin olması ve bu caddenin iyi değerlendirilememesi ya da ticaretin hazır kalıplar üzerinde devam ederken farklı şeylere kapalı olması belki de bunun sebebi. O yüzden toprağa atılmış bir tohum gibi boy vermeye başladık ama toprak değişti, mevsim değişti Edirne’de. Bir kuraklık yaşıyor açıkçası diye düşünüyorum şehir adına” dedi.

Erkan Ekşi

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.