DOLAR 32,5180 -0.1%
EURO 35,0009 0.28%
ALTIN 2.420,80-0,08
BIST 9.722,090,80%
BITCOIN 2102825-3,23%
Edirne
21°

KAPALI

04:27

İMSAK'A KALAN SÜRE

İlk taşı kim atsın?

ABONE OL
12 Kasım 2021 14:12
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Prof.Dr. Necdet Budak 3 Kasım 2002 seçimlerinde CHP’de önseçimi kazanarak 22. Dönem milletvekili oldu.

Bir yıl sonra partisiyle yaşadığı sorunlar nedeniyle istifa etti.

AK Parti’ye geçti.

Partisi 22 Temmuz 2007 seçimlerinde yeniden aday gösterdi ve seçildi.

Yukarıda Allah var, Necdet Hoca seçim bölgesine hizmet için arı gibi çalıştı.

Sabahın köründe kalkıp, devam eden yatırımları yerinde gördü.

Yetmedi, gittiği bölgelerde kapı kapı dolaştı.

Türkiye 12 Haziran 2011 tarihinde yapılacak milletvekilliği seçimlerine hazırlandığı günler.

Necdet Hoca partinin MKYK üyesi,

Yeniden aday gösterilmemesi için bir neden yok.

Ama,

Dönemin AK Parti İl Başkanı Müjdat Kahve ekibi hocayı istemiyor.

Genel merkeze sürekli baskı yapıyorlar.

‘Necdet Hoca olmasın da, kim olursa olsun’

Hatta, el altından Mehmet Müezzinoğlu’nun ismi de kulislere fısıldanıyor.

Nedendir bilinmez, milletvekili aday listeleri açıklandığında Necdet Hoca yok.

AK Parti Edirne listesinin ilk sırasında, Mehmet Müezzinoğlu var.

İkinci sırada, halen Amerika da, AK Parti iktidarına yüklenen ve FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü mensuplarıyla ‘kol kola’ gezen, Türkiye aleyhine faaliyetlerinin başrollerindeki Tuna Bekleviç,

Son sırada ise, milletvekili olma şansını 24 Haziran 2018 seçimlerinde yakalayan Fatma Aksal,

Ortalık toz duman,

AK Parti çevresinde büyük şok yaşanıyor.

Müezzinoğlu Edirne’ye geliyor.

Hem ortalıktaki sisli havayı dağıtıp, hem kendini anlatması lazım,

Başlıyor kendini tanıtmaya,

Ben Batı Trakyalıyım, bir Temmuz ayında Meriç Nehri’ni yüzerek geçtim, Anavatana geldim,

İyi de, Temmuz ayında çeltik üreticisi Meriç Nehri’nde ürününü sulayacak su bulamıyor.

Müezzinoğlu azgın sularla mücadele edip iltica ediyor.

İnanıp inanmamak serbest,

Hikâyesi böyle,

Edirne’den kim aday gösterilse AK Parti’nin bir milletvekilliği her zaman torbada keklik,

Sonuçta Edirne’nin 24. Dönem milletvekili oluyor.

Çiçeği burnunda vekilimiz Müezzinoğlu seçim bölgesine gelip gidiyor.

FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü 8 Haziran 2012 tarihinde Edirne’de Türkçe Olimpiyatı düzenlemek istiyor.

İstiyor da,

Bu işin mali boyutu var.

Devreye Vekilimiz Müezzinoğlu giriyor.

İş insanlarından organizasyon için bir ekip kuruyor.

Başında da, halen Kızılay Şube Başkanı olan Kadir Çakay var.

Kapı kapı dolaşılıyor, Vekilin selamı iletiliyor.

Soruşturma dosyasına yansıyan bilgilere göre, Edirneli iş insanı ve esnafın katkıları ile 400 bin lira toplanıyor.

Bağışların 250 bini organizasyon için harcanıyor, kalan bölümü örgütün il imamına teslim ediliyor.

Bağışlar için makbuz falan yok,

Ne makbuzu?

Vekilin selamı var ortada,

Sarayiçinde 8 Haziran 2012 tarihinde Türkçe Olimpiyatları yapılıyor.

Vekilimiz Müezzinoğlu yanına sponsorları da alarak kürsüye çıkıp eline mikrofonu da alıp, “….her ne kadar okyanus ötesinde hüzünlü bir durumda da, olsa hüzünden zenginlik doğuran bir medeniyetin… bu olimpiyatları da, gülen yüzeyle hocamızı da anıyoruz. O’na gönül dolusu selam olsun diyoruz. “ diye ateşli bir konuşma yapıyor.

Aradan yıllar geçiyor.

Bu organizasyonların örgütsel bir faaliyet olduğu anlaşılıyor.

Maskeler düşüyor.

Ancak,

17/25 Aralık’ta seçilmiş hükümete yönelik hukuk darbe girişiminden sonra başlatılan soruşturmalarda örgüt üyelerinin tespitine yönelik olimpiyatlar ciddi bir delil oluyor.

15 Temmuz hain darbe girişimi öncesi örgüte yönelik soruşturma kapsamında da, Edirne Türkçe Olimpiyatlarının organizasyonu mercek altına alınıyor.

Yardım edenler, örgütün il imamlarının tespitinde ciddi bir delillere ulaşılıyor.

Edirne’de ‘kısık sesle’ anlatılıyor.

Olimpiyatlara yardım eden küçük esnaf yargılandı.

Cezalar aldı.

Tabi sadece olimpiyatlara yönelik yardım tek başına değil, başka deliller de var.

Fakat,

Olimpiyat organizasyonuna yardım için ‘selam’ gönderenler ortaya çıkmadı.

Referans olanlar unutuldu.

Mikrofonu eline alıp, okyanus ötesine selam çakanlar atlandı.

Güzellemeler yapanlar fark edilmedi.

O küçük esnafları bu işe bulaştıranların vicdanı sızladı mı bilemem,

Vekilliği döneminde Müezzirnoğlu, Edirne de, taş taş üstüne koymadı,

Ama,

Canının yanmasına vesile olduğu aileler var.

Peki, Müezzinoğlu’nun bu işte hiç mi günahı yok.

Bilmem sizce,

Sahi bir ara basında sıkça yazıldı,

Bylock kullanan bakanlardan söz edildi.

O haberler unutuldu gitti.

Doğruluk payı var mıydı, yok muydu, öğrenemedik.

O zaman

İlk taşı kim atsın,

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.