0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Edirne de görev yapan valilerin kentin tarihine, turizmine sosyal yaşamına katkıları olur.

Tabi her vali için bunu söylemek mümkün değil,

Yan gelip yatıp gidenler de var.

Yıllar geçse de hakkını teslim etmemiz gerekenleri unutmamak gerekir.

Mesela,

Nusret Miroğlu,

Eylül 2004 ile Mayıs 2008 tarihleri arasında görev yaptı.

Görev yaptı da, ne işlere el attı,

Duble yollarımız sayesindedir ama,

Esas bir başka konudaki, hakkını teslim edelim.

Bugün Edirne merkezdeki 8 tarihi köprü çökmemiş ise Vali Nusret Miroğlu’nun dirayeti sayesin de,

Miroğlu’nun hassasiyeti ve kararlılıkla takibinden ötürü,

Tarihi köprülerin onarımı için deveye hendek atlattı resmen,

Yılların yorgun köprüleri bitkisel hayattaymış,

Ama fark edememişiz,

Bizim hatamız.

Onarım sırasında köprülerin üzerinden 200 kamyonun üzerinde malzeme atıldı.

Nasıl bir mimarlık şaheserleriyse köprüler,

Yıllarca üzerine atılan asfaltlar, dökülen malzemeler,

Kamyonlar, otobüsler, tankları taşımışlar.

Milim oynamamışlar.

Direnmişler,

Belki de, son direniş dönemlerinde Vali Nusret Miroğlu’nun sayesinde yeniden hayat buldular.

Şehir ulaşımı için kritik olan iki köprü,

Meriç ve Tunca nehirleri üzerinde,

Yıllar sonra,

İki köprünün tabanındaki taşlar araçların geçişlerinin de etkisiyle hasar gördü.

Sorun yaratmaya başladı.

Kamuoyunun da baskısıyla onarım kararı alındı.

Bu kez, Vali Ekrem Canalp tuttu işin ucundan,

Ucundan tuttu dediysem, lafın gelişi,

Kavradı resmen,

Sahi bu vali ne zaman uyur?

Neyse devam edelim biz,

Edirne son günlerde bir süre önce başlayan köprü onarım çalışmalarının durduğu yönünde haberlerle çalkalanıyor.

İşin aslı öyle mi?

Şu sosyal medya algı yaratmak için çok tehlikeli bir mecra,

Sosyal medya da paylaşılan bir bilginin doğru olup olmadığına bakmadan,

Teyit etmeden,

Her kullanıcı yorum yapıyor.

Salla babam salla,

Zaten hedefte bu,

Hatayı düzeltmek mümkün değil,

Sonra ifade özgürlüğü,

Hadi canım sen de,

Neyse,

İşin aslı,

Meriç Köprüsünde onarım çalışmaları duruyor.

Bilginin bu bölümü doğru,

Kamuoyuna pompalanan çalışmaların ödenek yokluğundan durduğu,

Gerçek ne peki,

Kullanılan taş malzemelerin uygun olmaması,

Yani,

Yüklenici firma teknik sorumluları, gelen döşenecek taşların yeniden kırılma özelliği olduğunu tespit ediyor.

Olmaz diyor.

Gidin doğal şartlar, trafik akışı nedeniyle zarar görmeyecek, kırılmayacak taş getirin kararı veriyor.

Taş dediğin de, gidip bakkaldan, marketten alınacak değil ya,

Doğal şartlara dayanıklı uygun taş bulunması için onarıma iki gün ara veriliyor.

Kopan kızılca kıyametin nedeni bu,

Sonuç,

Uygun taşlar Afyonkarahisar’dan geliyor ve çalışmalar yeniden başlıyor.

Eeeeee,

Bunca yazılan, çizilen kirli bilgi ne olacak.

Geçtiğimiz hafta sona bir dostum fotoğraflar gönderdi.

Meriç Köprüsü onarım nedeniyle trafiğe kapalı ya,

Hafta sonu Edirneliler ailece köprü turu yapmış,

Müthiş keyifliler,

Daha önce köprülerin araç trafiğine kapatılması gündeme geldi.

Sonrasın da,

Tek yönlü olarak kapatıldı.

Ama esnaf sızlanmaları başladı.

Sonuçta kararın arkasında durulamadı.

Tarihi miras, esnafa kurban edildi.

Eninde sonun da, o köprüler kapanacak,

Şimdilik sadece uzatmalar,

O cesaretli yöneticilerin imzasını bekliyor.

Bu günlerde 7. Ölüm yıl dönümü nedeniyle andığımız, kimine göre ‘Bozkırın Tezenesi’ kimine göre ‘Türkülerin Babası’ Halk Ozanı Neşet Ertaş ne diyor:

“Köprüden geçti gelin”

Şimdilik,