DOLAR 32,6305 0.41%
EURO 34,7768 0.09%
ALTIN 2.510,651,07
BIST 9.524,59-0,06%
BITCOIN 20173340,23%
Edirne
12°

HAFİF YAĞMUR

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Bir Kitap Hikayesi

ABONE OL
17 Eylül 2020 10:56
0

BEĞENDİM

ABONE OL

FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütünün hain lideriyle ilgili bilgileri okuyunca Mustafa Hatipler’in yazdığı, ‘Edirne Benim Şehrim’ kitabının peşine düştüğümü anlatmıştım.

Bu süreçte ilginç gelişmeler yaşandı.

Film gibi adeta,

Anlatayım,

Edirne İl Halk Kütüphanesi Müdürlüğü’nden 2 Ağustos 2019 tarihinde başvurarak, sözlü olarak kitabın ‘KHK ile yasaklandı’ bilgisini hatırlatarak, karar örneğini istedim.

Kütüphane 5 Ağustos 2019 tarihinde, ‘Olağanüstü Hal Döneminde İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün sözlü talimatı’ ile okuyucu hizmetlerinden alındığını, 2018 yılında komisyon kararı ile kayıttan düştüğünü bildirdi.

Bu kez İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ne başvurarak, 26 Ağustos 2019 tarihinde kitabın yasaklanması, toplatılması, raflardan indirilmesine yönelik komisyon kararının örneğini talep ettim.

İşte bundan sonra kızılca kıyamet koptu.

İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü 13 Eylül 2019 tarihli cevabi yazının ekinde kütüphanenin 12 Eylül 2019 tarihinde, ‘Kullanım sonucu yıpranma ve hurdalaşma’ nedeniyle kitabın kayıtlardan düşüldüğünü yönündeki resmi bildirimi yaptı.

Nasıl yani demeyin,

Resmi bir kurum 5 Ağustos tarihinde, ‘Olağanüstü Hal Döneminde İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün sözlü talimatı’ diyor, aradan bir ay geçtikten sonra bu kez, ‘Kullanım sonucu yıpranma ve hurdalaşma’ diye cevap veriyor.

OHAL nedeniyle mi, yoksa kitap yıprandığı için mi?

Devlet kayıtlarında böyle gayri ciddi bir durum,

Şaka gibi,

Bitmedi.

Peşini bırakır mıyım?

Kütüphaneye, 13 Eylül günü tekrar başvurarak, çelişkilerden söz ederek, resmi bir kurumda farklı kayıt olamayacağını ifade ederek, elimde bulunan kitaptan bir örneğini, ‘okuyucuların mağdur olmaması için bağışlamak’ isteğimi yazdım.

Kütüphane 20 Eylül 2019 günü, ‘Komisyon tarafından incelenmek üzere’ kitabı benden istedi.

Tuttum 23 Eylül 2019 günü, bir ay için kitabı geçici olarak kütüphaneye teslim ettim.

Eğer, kitap yasaklanmış ise alıp raflara koymamaları gerekir.

Kitap yıpranma gerekçesiyle raflardan indirilmiş ise, yeniden konulması gerekir.

Macera daha bitmedi.

Kütüphane 30 Eylül günü, kütüphane raflarına konulacak kitapların, yönetmelik gereği ‘Ortak duygu ve hassasiyetleri tahrip etmeyen, bireylerin ve toplumun bir kesimini rencide etmeyen ve gruplar arasında düşmanca duygular oluşturmayan’ kriterlerine uygun olmadığından bağış olarak kabul edilemeyeceğini bildirdi.

Hani kitap, eskidiği yıprandığı için raflardan indirilmişti.

Kayıtlar öyle diyor ya,

Demek öyle değilmiş!

Resmi yazı tarafıma tebliğ edilirken, sözlü olarak kitaba polislerin el koyduğunu öğrendim.

İşin peşini bırakır mıyım?

Kütüphaneye, 1 Ekim 2019 tarihinde tekrar sordum,

Hem yıpranmayla ilgili, hem kitabın kabul edilmediği yönündeki iki komisyon kararının onaylı örneklerini, kitabın tarafıma teslim edilmesini istedim.

Kütüphane 8 Ekim 2019 günü, kitabı tarafıma teslim etti.

Kitabın macerası bitti mi sanıyorsunuz.

Köşe yazılarımdan sonra güvenlik güçleri konunun araştırılması için harekete geçmiş,

Edirne Cumhuriyet Başsavcılığının 2019/1091 İhbar dosyasına istinaden KOM Şube Polisleri 30 Eylül 2019 Pazartesi günü mesai saatinin bitmesine dakikalar kala saat 17.00’de Kütüphaneye geliyor.

Üç polis kitabı teslim alıyor.

Muhtemeldir ki, 1 Ekim günü savcılığa teslim ediliyor.

Kitabı tartsan bir kiloya yakın, 212 sayfa,

Savcılık kitabı neden istiyor?

Herhalde, savcının birinin aklına geldi ve polislere gidin bakalım kütüphaneden alıp getirin bir göz atayım.

Benim Şehrim Edirne kitabını okuyup görev yaptığım kentin tarih ve kültürüyle ilgili fikrim olsun demedi.

İnceleyecek veya uzman bilirkişiye gönderecek, suça konu bir durum olmadığını tespit edecek.

Bitmedi.

FETÖ/PDY Soruşturmalarında izlenen yöntemler var.

Kripto haberleşme programı, Bank Asya, KOM Daire Analiz Raporu, MASAK İncelemesi, FETÖ/PDY Ana Davası sanıklarında irtibat ve iltisak, örgüt nedeniyle hakkında soruşturma yürütülenle yurtdışına birlikte çıkışı olup olmadığı yönünde araştırma yapacak.

Öyle mi oldu dersiniz,

Bilmem,

Polisler 30 Eylül 2019 günü aldıkları kitabı, 23 saat 55 dakika sonra getirip kütüphaneye teslim ediyorlar.

Kitabı inceleme süresine yatma, uyuma, kalkma, sabah, öğlen, akşam yemek saatleri de dâhil,

Kitap 1 Ekim 2019 günü saat 16.55’te kütüphane yetkililerin de,

Edirne Cumhuriyet Başsavcılığının 2019/1091 İhbar Dosyası kapsamında FETÖ/PDY Soruşturma yöntemlerine ilişkin araştırma 23 saat 55 dakika içinde yapıldı mı bilmiyoruz.

‘Edirne Benim Şehrim’ kitabının yazarı Mustafa Hatipler hakkındaki Edirne Cumhuriyet Başsavcılığının 2019/1091 İhbar Dosyasıyla ilgili ne karar verildi dersiniz,

Ben bilmiyorum.

Sizce ne verilmiştir.

Ne diyeyim,

Ziya Paşa’nın Terkib-i ile bitirelim,

“Her şahsı harîm-i Hakk’a mahrem mi sanırsın?

Her tâc giyen çulsuzu Edhem mi sanırsın?

En ummadığın keşf eder esrarı derunun,

 Sen herkesi kör, alemi sersem mi sanırsın”

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.