0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

FETÖ/PDY örgütünün 17-25 Aralık 2014 tarihlerinde seçilmiş hükümete ‘hukuk darbesi’ girişiminden sonraki günler,

Örgütün fotoğrafının daha net olarak çekilemediği günler,

Hükümet örgütün kamudaki gücünü kırmak için emekliliğine sayılı günler kalan Dursun Ali Şahin’i Mayıs 2014 Edirne’ye vali olarak atadı.

Bir süre sonra, koruma polisini hatırlamadığı şehir efsanesi gibi anlatılan biri valimiz,

Yaş haddinden mecburen Aralık 2015 tarihinde emekli oldu.

Edirne’ye tahribatının boyutlarını sonradan fark ettik,

Suç bizim gözümüzün önünde fark edememişiz,

Sonrasında vekâletler dönemi başladı.

Nihayet,

İçişleri Bakanlığı 2016 yılının 1 Haziran günü yeni bir valiler kararnamesi yayınladı.

Kars Valisi olarak görev yapan Günay Özdemir Edirne’ye atandı.

Siyasetçiler nutuk atarken meydanlara seslenir,

‘Edirne’den Kars’a kadar’

Bu kez, Kars’tan Edirne’ye oldu.

Edirne ile Kars arasında sadece söylem açısından bir bağ yoktur.

Tarihi Kentler Birliği’nin ilk kurulduğu yıllar,

2012 yılının Eylül ayında Edirne’de Tarihi Kentler Birliği toplantısı var.

Dönemin Kars Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş’ta Edirne’de,

Edirne Belediye Başkanı Cengiz Varnatopu ile Kars Belediye Başkanı Bozkuş arasında protokol imzalandı.

Kars’ta lise öğrencilerine Edirne özel ders olarak okutulacak,

Edirne’de öğrencilere de, Kars anlatılacak,

Hayata geçti de ne kadar devam etti, takip edemedik.

Neyse,

Doğu sınırımızdaki bir serhat şehrinden, batı sınırımızdaki bir başka serhat kentine,

Denizli’nin Çal ilçesinden Edirne’nin yeni Valisi Özdemir’in, göreve başlamasının ayı dolmak üzereydi.

Daha, Edirne’de ne olur, ne bitiyor, şehir nasıl yaşar, ne yapabilirim diye kafa yormaya fırsat bulamadan, hain darbe girişimi yaşandı.

Sonrasında o günlerin getirdiği zor dönem,

Kılı kırk yararak, akla karanın ayrılması için bir mikro cerrah titizliği ile çalışmalar,

Sağındaki adam kim, solundaki personel örgütten mi bilmiyorsun,

Resmen mayın döşeli arazide yürüyerek devlet işlerini aksatmadan yapıyorsun.

Ülkenin yavaş yavaş olağan günlere dönmesi neredeyse iki yılı buldu.

UNESCO’nun dünya kültür mirası listesinde yer alan ve Dünya’nın 7 harikasından biri olan Pamukkale ruhu ile büyümüş Denizlili Günay Özdemir,

İlk iş doğduğu, büyüdüğü kentin turizm hareketlerinin etkisiyle, görev yaptığı kentin de geleceğinin turizm de olduğunu kafasına çoktan koymuş,

Tuttu, ilk kez duyduğumuz, ‘altın üçgen’ tanımlaması yaptı.

Neresini mi kast etti,

Üç Şerefeli Cami, Tümen binası, Erdoğan Parkı, Edirne Belediye binası, Atatürk Anıtı bölgesini,

Vali Özdemir’in tanımlamasıyla, ‘altın üçgen’ i araç trafiğinden arındıralım dedi.

Tek başına valiliğin işi değil,

Belediyeden destek istedi, bölgedeki parkları kira sözleşmelerini yenilemeyin önerisi getirdi.

Projeyi hayata geçirmek için yerel yönetimlerden yeterli destek göremeyince,

Üzüldü, kırıldı,

Yetmedi,

Altın üçgende yer alan kente nefes aldıracak proje yer alan belediyeye ait kiracıların imar affı için başvuruda bulunduğu ortaya çıktı.

Kaleiçine Vali Fahri Yücel’den sonra el atan ikinci yönetici oldu.

Kaleiçi konaklarını satın alıp, onardıktan sonra butik otel, lokanta, el sanatları satan yerler olarak turizme kazandırılması için hamle yaptı.

Satın almak istediği konakların sahipleri ile pazarlıkta anlaşmak üzere iken bir başkasının devreye girip fiyat yükselttiğini gördü.

Yılmadı, devam etti,

Pes etmedi,

Kamuoyuna pek yansımadı,

Edirne Çevre Koruma Vakfı aracılığı ile 2017 yılından beri 586 tescilli konağa ait veri tabanı oluşturuldu.

Acil müdahale edilmesi gereken 86 konak ilk etapta belirlendi.

117 konağın sahibi ile temasa geçildi.

Kaleiçinde 5 konak satın alındı,

Birisinin restorasyonu tamamlanmak üzere, 3 tanesinin onarım için projeleri çizilerek kurul onayına sunuldu.

Ekip, 5 konağın onarımı için projelerini çizmeye devam ediyor.

Halen üç konak daha satın alma aşamasında,

Bir tarafta,

Meriç’in kumu çok güzel yesem mi diyen, ineklere yalak açılışlarını hizmet olarak gören zihniyet,

Diğer tarafta Kaleiçi konaklarını kurtarmak için çırpınan bürokrat,

Yoksa,

Sonuçta, bürokrat, gelir imzasını atar, bir iki protokol işleri,

Bir bakmışsın üç yılın dolmuş,

Ama Türkiye Atatürk’ün hedef gösterdiği ‘muasır medeniyetler seviyesi’ne nasıl ulaşacak,

Ülkenin geleceği kendine görev yaptığı şehrin sorumluluğunu omuzlarında, beyninde, kalbinde hisseden bürokratlarla,

Siyasetçisiyle,

İşte bu nedenle,

Edirne özel bir kenttir,

Edirne sadece Edirne değildir,

Balkanların adeta başkentidir.

Böyle kentlere de,

Bu sorumluluğu taşıyan bürokratlarla ayakta kalır.