DOLAR 32,5933 0.35%
EURO 34,8180 0.19%
ALTIN 2.507,530,94
BIST 9.693,461,77%
BITCOIN 20982632,92%
Edirne
15°

KAPALI

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

“Nazım’ın hayalini gerçekleştirdik”

“Nazım’ın hayalini gerçekleştirdik”

ABONE OL
16 Eylül 2020 21:11
“Nazım’ın hayalini gerçekleştirdik”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Edirne’de Osmanlı mutasavvıfı, filozofu ve kazaskeri Şeyh Bedrettin hayatını konu alan, ‘Hakikat’ isimli filmin yönetmeni Hasan Alak, ” Türk şair ve yazar Nazım Hikmet Ran’ın  ‘Simavne Kadısı Oğlu Şeyh Bedreddin Destanı’ndan sonra bu filmle, Nazım Hikmet’inde hayalini gerçekleştirmiş olduklarını söyledi.

Edirne’de, Osmanlı mutasavvıfı, filozofu ve kazaskeri Şeyh Bedrettin hayatını ve başlatmış olduğu isyanı konu alan ‘Hakikat’ filminin çekimleri, Sarayiçi Tavuk Ormanı mevkiinde kurulan büyük platoda devam ediyor. Filmde, Şeyh Bedreddin’i ünlü sanatçı Suavi, isyanda önemli bir rol oynayan Börklüce Mustafa’ya ise ünlü oyuncu Bülent Emrah Parlak hayat veriyor.  Filmin senaryosunu da yönetmen Hakan Alak ile birlikte Ali Şahin tarafından yazıldı.  Film ekibi ve oyuncular düzenlen basın toplantısında bir araya gelerek filmle ilgili açıklamalarda bulundu.

“BİR TÜR VASİYET GİBİ”

Filmin yönetmenliğini üstlenen Hakan Alak, Ünlü Türk yazar ve şair Nazım Hikmet Ran’ın bir hikayesinde, Şeyh Bedrettin’in hayatıyla ilgili kendisinden sonra birçok şeyin yapılması yönünde bir anlatımı olduğunu ve bunu kendilerinin gerçekleştiriyor olduklarını belirterek, “Hem tarihsel hem de dönem anlamda kolay bir iş yapmıyoruz. Biz bu tarzda bir film çekmek için bilinen anlamda çok büyük bir yapım şirketi mantığıyla iş yapmıyoruz. Çok fazla insan hu işe emek veriyor. Sineme izleyicisinin iyi bir film seyretmesi için en herkes çok büyük emek veriyor. Niye Şeyh Bedrettin filmi; Nazım Hikmet’in Şeyh Bedrettin isyanın sonunda anlattığı bir Ahmet’in hikayesi var. Orada, Ben Ahmet’in hikayesini ve benden sonra bunun resmini, oyununu, filmini bunun sanatsal anlamda birçok şeyin gelmesini anlattığı bir bölüm vardır. Bir tür vasiyet gibi. Bu zamana kadar birçok insanın hayaliydi, Şeyh Bedrettin filmi ve birçok zorluklardan dolayı yapılamadı. Bize kısmetmiş ya da bizim azmimizmiş diyorum. Biz Nazım’ın vasiyetini ve aynı zamanda birçok insanın hayalini gerçekleştirmek üzere harekete geçmiş olduk. Başlayan bir film en iyi şekilde bitirmeye çalışacağız” dedi.

“ÇOK HEYECANLANDIM”

Şeyh Bedrettin rolü kendisine teklif edildiğinde çok heyecanlandığını anlatan ve Şeyh Bedrettin’in tarihte önemli bir rol üstlendiğinden bahseden ünlü sanatçı Suavi, şunları sıraladı: “Sanatın en fazla etkilendiği bu dönemde 7. sanat diye tanımlanan sinemanın, üstelik böyle iddialı bir projeden pay alıyor olması, bence başlı başına övgüyü hak eden bir çalışma. Bu teklifi ilk alanlardan biri oldum. Kendi adıma sinema sektöründen gelen biri olmadığım için çok büyük bir heyecan yaşamıştım. Uzun soluklu görüşmelerimiz olmuştu ve evet deme hakkımı kullanmıştım.  O günden bu yana da büyük bir özveri ve gayretle bana düşen görevi yapmaya çalışıyorum. Hak ve adalet üzerinden bir yere dönüşecek ve neredeyse 600 yıldır değişmez insanoğlu kaderini, bugün yeniden ifade eden bir olguyla izleyicinin karşısına çıkacak. Şeyh Bedrettin olağanüstü bir karakter. Doğduğu coğrafyayı biraz değiştirirsek, Rönesans’ın düşünürlerine tekabül eden bir donanım.  Sıradan bir dini temsilci değil, şeriattın paydalarından birisi asla değil. Şeyh Bedrettin en önemli dönemlerde adeta, İslam’ın hukukuna işaret eden adaleti ve hak arayışını buradan anlatmaya çalışan, o yıllarda bunu söyleme cesaretini, olgunluğunu bilen birisi. Ailesinin Osmanlı’yla bağlantısı dikkate alındığında, kendisine sunulmuş büyük avantajların tamamını elinin tersiyle iten, bildiği doğrulardan yürüyen, son derece saygın, filozof diyebileceğimiz bir bilgi birikimi üzerinden eserler de üreten bir şahsiyet. Yönetmenimiz bunu benim üzerimden aktaracak. Kendimi hem şanslı hissediyorum hem de inanılmaz onurlu bir iş yapıldığı için heyecanımı asla yok etmemeye çalışıyorum.

KENDİME BİR RÜTBE TAKILMIŞ GİBİ HİSSEDİYORUM

Kendi kendine yeten bir çalışmadır bu. Bu yanıyla devlette dahil hiçbir yerden, hiçbir kurumdan, hiçbir siyasi yapıdan birebir destek almamış olmasıyla ayrıcalıklıdır. Bu değerli çalışmanın içinde olmak benim için büyük bir gururdur. Adeta kendime bir rütbe takılmış gibi hissediyorum. Bütün rütbeleri ret ederek. Bu sette var olacak en arkadakinden, en öndeki insana kadar bütün arkadaşlarıma iyi bir çalışma diliyorum.”

“ANADOLU’NUN GERÇEK SAHİPLERİNİN GERÇEK HİKAYESİ”

Ünlü oyuncu Bülent Emrah Parlak ise Şeyh Bedrettin isyanının, Anadolu’nun gerçek sahiplerinin gerçek hikayesi olduğunu vurgulayarak, “Kolektif bilinçle, emek merkezli sömürüye karşı yapılmış birçok, Anadolu isyanlarından birisi olan, Şeyh Bedrettin isyanının günümüze uyarlanmış, sanatsal etkinliğinde bulunmaktan dolayı gurur duyuyorum. Koşullarına göre en üst seviyede, insan hakları parantezinde de yorumları olan bu isyanın, oradan bize tuttuğu bir ışıktır bu. Anadolu’nun gerçek sahiplerinin gerçek hikayesi bu. Birçok tarih anlatımı ve tarih biçimi var. Ama gerçek tarih birazcık araştırdığımızda bize farklı bir şeylerin olduğunu söylüyor. Biraz okuduğumuzda sanki doğrular değil de, bize bazı öğretilmiş durumların olduğunu işaret ediyor. Bu anlamda çektiğimiz filmi önemsiyorum, bu filme sahip çıkılması gerektiğini düşünüyorum. Börklüce Mustafa karakterine ilk beni düşündükleri için çok teşekkür ediyorum.  Bu topraklarda herkesin bir kahramanı vardır. Bana da soracak olsalardı eğer senin kahramanın kim diye, herhalde biraz da tarihsel gerçekliğiyle yaşıtım olduğu için Börklüce Mustafa derdim. Onu oynuyorum bu her oyuncuya nasip olacak bir şey değil. Heyecanlıyım, gururluyum bu filme emek veren bütün arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.” ifadelerine yer verdi. Çekimlerini Edirne’de 3 hafta sürecek olan filmin Mart ayında sinema severlerin beğenisine sunulması bekleniyor.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.