Edirne Barosu Aile ve Kadın Hakları Komisyonu, 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü dolayısıyla bir açıklama yaparak, kadın haklarının tarihsel gelişimini ve günümüzdeki önemini vurguladı. Komisyon, kadın-erkek eşitliği konusundaki mücadelelerinin devam edeceğini belirtti.

Yapılan açıklamada, Dünya Kadın Hakları Günü’nün temellerinin, Olympe de Gouges tarafından 1791’de yayımlanan Kadın ve Yurttaş Hakları Bildirgesi’ne dayandığı ifade edildi. Komisyon, bu bildirgenin insanlık tarihindeki ilk kadın hakları bildirgesi olarak kabul edildiğini belirterek, kadın haklarının tarihsel bağlamına dikkat çekti.

Açıklamada, Türkiye’de kadınlara 5 Aralık 1934’te Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan değişikliklerle milletvekili seçme ve seçilme hakkı tanındığı hatırlatıldı. Türk kadınlarının, 1935 yılında yapılan TBMM 5. Dönem seçimlerinde 17 kadın milletvekili ile temsil hakkı kazandığı vurgulandı. Cumhuriyet’in ilanı ile kadınların siyasal, hukuki ve sosyal haklara kavuşarak çalışma hayatında daha fazla yer almaya başladığı ifade edildi.

Edirne Barosu, bugün hala kadınların karar alma mekanizmalarında yeterince temsil edilmediğini ve kadın-erkek eşitliğinin sağlanması için daha fazla adım atılması gerektiğini dile getirdi. Kadınların eğitimi, istihdamın artırılması, erken yaşta evliliklerin önlenmesi ve şiddetle mücadele gibi konuların öncelikli olduğunu belirtti.

Komisyon açıklamasını, Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Bir toplum, bir millet, erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir. Mümkün müdür ki bir toplumun yarısı zincirlerle bağlı kaldıkça diğer yarısı göklere yükselebilsin?” sözlerini hatırlatarak tamamladı ve kadın haklarının sağlanması için mücadelelerinin süreceğini kamuoyuyla paylaştı.

Haber: Erkan Ekşi