“Bakanlık olarak 7’den 70’e herkese hizmet veriyoruz”

Kuzey Makedonya Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanı Gönül Bayraktar, göreve geldiğinden bugüne kadar bakanlık olarak sosyal hizmet anlamında yapılan çalışmalardan, Türklerin durumu ve sorunlarına kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu.
BU BAKANLIKTA TÜRKLERİN TEMSİL EDİLMESİNİN ÖNEMİNDE VE GÖREVE GELDİĞİNİZ GÜNDEN BU YANA YÜRÜTTÜĞÜNÜZ ÇALIŞMALAR HAKKINDA BİLGİ VERİR MİSİNİZ?
“Biz 2018 yılında bu hükümet koalisyonuna katıldık. Anlaşmalarımızdan biri Çalıma ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı göreviydi. Bize birçok görev teklif edildi fakat halkımızın en çok hizmete ihtiyaç duyduğu bir alan olduğu için bu göreve talip olduk. Bu bakanlık tabiri caizse 7’den 77’e kadar hizmet vermektedir. Yani anaokulu eğitiminden emekliliğe kadar geniş bir kitleyi kapsamaktadır. İş denetimi, stratejik planlama, istihdam politikası, iş güvenliği ve sağlık, emekliler ve sağlık sigortası, insanlar arası eşit haklar, sosyal koruma ve hizmetleri geliştirme gibi sektörlerle koordinasyon içinde aynı öyle yerel düzeyde sosyal koruma ve çocuk koruma alanlarında birçok çalışma gerçekleştirdik. Bir buçuk yıla aşkın bir süre bu görevdeyim. Yaptığımız çalışmalarda ağırlıklı olarak halkımızdan gelen taleplere cevap veriyoruz. Özellikle Türklerin yaşadığı bölgelerde anaokulu olmadığı için orada her türlü yardım sağlıyoruz. Bazı evrak konusunda da vatandaşlarımıza her türlü yardımı sunuyoruz. Kısacası halkımızın talepleri ve ihtiyaçlarını en kısa zamanda gidermeyi çalışıyoruz. Göreve geldiğimde sadece bir sekreter vardı. Şu anda kabinemde iki tane danışman arkadaşımız var. Yeni bir arkadaşımız farklı bir sektörde iş sahibi oldu. Birkaç tane arkadaşımız da bu bakanlıkta terfi aldı. Bu bakanlıkta düne kadar belki iki kişi vardı ama şu anda Türklerin sayısı artmıştır. Aynı öyle özellikle Türklerin yaşadığı bölgelerdeki sosyal çalışma merkezlerinde uzman kadro olarak da Türklere istihdam sağlanmasına çaba gösteriyoruz”
GEÇTİĞİMİZ YIL BAKANLIK OLARAK BİRÇOK REFORM ÜZERİNDE ÇALIŞTINIZ, BU REFORMLAR HAKKINDA NELER SÖYLEYEBİLİRSİNİZ?
“Geçen yıl çok yoğun çalışmalar vardı. Sosyal reformlar olarak adlandırdığımız birçok değişim oldu. Üç tane yasa paket olarak 17 Mayıs 2019 tarihinde kabul edildi. Bu kanunlar Sosyal Koruma, Çocuk Koruma ve Yaşlılar Sosyal Güvenlik yasaları olarak yürürlüğe girdi. Günümüze kadar bu kanunlar uygulanmaktadır. Bu reformların amacı doğrudan çocuk yoksulluğunu azaltmak, engelli haklarını teşvik etmek ve ilk kez yaşlılara yönelik bir sosyal güvenlik yasası getirildi. Sadece yoksullar için değil asgari düzeyde yeterli gelir uygulaması getirildi. Örneğin bir ailede sadece bir iki kişiye değil, çocuklar da dahil edilmektedir. Aynı zamanda çocuk eğitim ödeneği ve çocuk ödeneği var. Bu rakam düne kadar yaklaşık 4 bin denarken bugün 11 bin 12 bin denara kadar ulaşmıştır. Reformlarla birlikte bu yardım üç katına çıktı”
BAKANLIK OLARAK GERÇEKLEŞTİRDİĞİNİZ BU REFORMLARIN UYGULAYABİLDİNİZ Mİ VE NASIL BİR SONUÇ ELDE EDİLDİ?
“Bu reformlar başarıyla uygulanıyor. Çünkü bazen ödeneğe bakılıyor fakat diğer yandan hizmet alanı ve hizmet anlayışı çok genişledi. Mesela sosyal reformlarda düne kadar 3 bin 200 çocuk yardım alıyordu fakat reformlarla birlikte bu rakam 73 bin 500’e kadar ulaştı. Düne kadar eğitim desteği konusunda sadece lise öğrencilerine destek veriliyordu şimdi ilkokul öğrencileri de dahil edildi. Bu yardımdan 3 bin 800 kişi yararlanıyordu, reformların ardından bu rakam 68 bin 316’ya arttı. Öte yandan hiçbir iş tecrübesi olmayan 15 sene Makedonya vatandaşı olan ve hiçbir geliri olmayan 65 yaş üstü vatandaşlara 6 bin denarlık bir emekli maaş verilecektir. Kış aylarında ise bu maaşlara biner denar ek olarak ödenmektedir”
GEÇEN YIL TÜRKİYE’YE BİR ZİYARET GERÇEKLEŞTİRMİŞTİNİZ. BAKANLIK OLARAK TÜRKİYE İLE İŞBİRLİĞİNİZ NE DURUMDADIR?
“Geçtiğimiz yıl Eğitim ve Bilim Bakanlığı Müsteşarı Enver Bey ile Türkiye’ye ziyaret gerçekleştirdik. Orada Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığında görüşmelerimiz oldu. Özellikle Türkiye ile emeklilik konusunda görüşmeler gerçekleştirdik. Bilindiği üzere burada çalışmış fakat şuanda Türkiye’de yaşayan vatandaşlarımız var. Bu vatandaşlarımızın haklarına sahip olmaları için bir çalışma yürütüyoruz. Geçen yıl yine bir programda bulunduk, eğitim alanından geldiğim için biraz bu konulara da önem veriyoruz. Daha önce başlatılan kardeş okul projesini anaokulu düzeyinde de yapmak istedik. Kadıköy Belediyesi ile temaslarda bulunduk ve oradaki iki anaokulunu ziyaret ettik. Amacımız bu anaokullarını ülkemizdeki anaokullarıyla kardeş yapmak. Hedefimiz Türkiye’deki anaokullarının çalışma zihniyetini ve tecrübesini buraya aktarmak. Bunun yanı sıra Yeşil Ay ile bir işbirliğimiz var. İki kez oradaki alkol, madde, tütün ve teknoloji bağımlılığıyla ilgili kongrelere katıldık. Bunların nasıl önleyeceğimize dair yol haritası çizdik. Burada TİKA’mız var. Göreve geldiğim 2018 yılında TİKA Üsküp Koordinatörlüğü ile bir projeyi hayata geçirdik. Banya Bansko’da engelli kişilerin ulaşımı için bir araç temin edildi TİKA tarafından”
YAPILAN BU REFORMLAR SONUCUNDA GETİRİLEN YENİ UYGULAMALARDAN TÜRKLER NE KADAR FAYDALANDI?
“Hangi vatandaşın bu sosyal uygulamalardan ne kadar faydalandığı yönünde gelen istatistiklerde milli mensubiyet yer almıyor, sadece sayı olarak elimize bilgiler geliyor. Fakat saha çalışmalarımızda edindiğimiz bilgilere göre Türklerin de diğer milletlerin de bu fırsatlardan yararlandığını söyleyebilirim. Bu sayı günden güne de artmaktadır. Aynı zamanda bunu da geçemeyeceğim, ilk defa 2018’de anaokullarında çalışan personelin maaşına %16’lık ve Eylül ayında da %5 oranda toplamda %21 oranında zam yapıldı. Sosyal merkezlerinde çalışanların maaşlarına da %26 zam yapıldı”
GÖREVİNİZ SÜRESİNCE ÇOK SAYIDA ANAOKULU ZİYARET ETTİNİZ. ÖZELLİKLE TÜRKLERİN YAŞADIĞI BÖLGELERDE NE GİBİ SORUNLAR TESPİT ETTİNİZ?
“Bizim amaçlarımızdan biri de milletimizin yaşadığı bölgeleri ziyaret edip, sıkıntılarını tespit etmektir. Tabii Makedonya çapında bakıldığında anaokullarından başlayarak ya da erken çocuk geliştirme merkezi özellikle kırsal kesimlerde bazen şartlar oluşturulamayabilir. Fakat bizim tespitlerimiz buna ihtiyaç olduğu yönünde. Talepler artıyor fakat kapasiteler kısıtlı. Geçen yıl Dünya Bankası ile 5 milyon dolarlık 5 yıl sürecek olan bir proje başlatıldı. Bu projenin amacı anaokullarının sayılarını arttırmak ve sosyal yardıma muhtaç ailelerin bu anaokullarından ücretsiz olarak faydalanmalarını sağlamaktır. Bunu ilk defa yerel düzeye aktardık. Çünkü eskiden belediye ile hiçbir işbirliği yoktu, şimdi belediyeleri de devreye dahil ettik. Üsküp’te iki anaokulunda Türkçe eğitim var. Diğer bölgelerde ise Gostivar’da iki dilde eğitim veren bir anaokulu var. Önümüzdeki dönemde Türkçe sınıfı Banisa’da açılacak. Vrapçişte’de Türkçe anaokulu var, yeni açıldı. Ohri, Struga, Kırçova bölgesinde de Türkçe eğitim var. Merkez Jupa bölgesinde ise erken geliştirme merkezi mevcut. Orada ilerleyen dönemde çocuk sayısı artarsa orada da anaokulu açılabilir. Öte yandan şunu da ifade etmek istiyorum, geçen yıl Türkiye’de Antalya’da bir kongreye katıldığım sırada mola evleri diye bir yer dikkatimi çekti. Molla evleri engelli bir ailenin çocuğu orada 3-4 saatlik hem eğitim hem bakım amaçlı bir uygulama. İnşallah bu projeyi ülkemizde de hayata geçirebiliriz ileride”
ÜLKEMİZDEKİ ENGELLİ HAKLARI NE DURUMDA?
“Engellilerle ilgili sosyal koruma kanunu, engelliler için istihdam kanunu, engelliler kanunu, işaret dilini kullanma kanunu, engelli veri tabanı kanunu gibi kanunlar getirdik. Öte yandan ödeneklerini arttırdık. Mesela zihinsel engelli veya ciddi fiziksel engelli kişilere 7 bin 204 denar değerinde bir yardım söz konusu. İşitme engelli kişilere 4 bin 117 denarlık destek sağlandı. Ayrıca bakım asistanlarına 8 bin denarlık kalıcı ödenek de sağlandı, bu kendi ailesinden biri olabilir ya da dışardan bir kişi olabilir. Uygulamada tabii ki zorlanıyoruz. Diğer bir amacımız da kapasitemizi geliştirmektir. Ama inanıyoruz ki yaptığımız çalışmalar neticesinde bir sistem oluşturulacak ve bu hizmetler kesintisiz uygulanacaktır”
BAKANLIK OLARAK AİLE İÇİ ŞİDDET KONUSUNDA ÇALIŞMALARINIZ VAR MI, BU TÜR ŞİDDETTE MARUZ KALANLAR NE YAPMALI?
“Bu konuda yeni bir yasa tasarısı Meclise gönderildi. Bu sadece aile içi şiddeti değil daha kapsamlı bir kanun hazırlanmıştır. Sosyal hizmet merkezlerimiz var her bölgede. Aile içi şiddete maruz kalan vatandaşlarımız ilk yapmaları gereken polise başvurmak. Polisten sonra en yakın sosyal hizmet merkezlerine başvurarak oradaki uzman kadrolar hemen olay yerine gider. Mağdurların korunması için ayrı merkezlerimiz var. Oradaki merkezlerde her türlü yardım ve koruma hizmeti verilir. Psikolojik tedavi yapılır. Çocuklara eğitim desteği verilir. Yeni uygulamayla bu sıkıntılar giderilinceye kadar sürekli takipte olunacak. Öte yandan şiddeti yapan kişiler de yeni kanunla ağır cezalarla cezalandırılacaktır”
YENİ BİR UYGULAMA OLAN 3 BİN DENARLIK GENÇLİK DESTEĞİ İLE İLGİLİ BİLGİ VERİR MİSİNİZ?
“Bugün maalesef zanaat işçileri bulmak zorlaştı. Bunların birçoğunun yurt dışına göç ettiğini de söyleyebiliriz. Gençlerde de zanaata olan ilgi kayboldu, herkes bir diploma peşinde. Bu teşvik olarak yapıldı. Zanaat okullarında, üretim bölümlerinden mezun ola bu gençlerimiz lise eğitimini tamamlar tamamlamaz işe başlayan gençlerimize maaşları yanı sıra 3 bin denar teşvik verilmektedir. Amacımız gençlerimizi burada tutmak ve kaliteli bir şekilde eğitmek”
ASGARİ MAAŞIN 14 BİN 500 DENARA ÇIKARILMASI KONUSUNDA NELER SÖYLEYECEKSİNİZ?
“Asgari maaşın arttırılmasında özellikle muhalefet tarafından nasıl uygulanacağı, özel sektörün bu durumu kaldırıp kaldıramayacağı hususunda bazı eleştiriler yapıldı. Çalışma ve Sosyal Bakanlığı olarak herhangi bir değişmeler yapıldığında Ekonomik-Sosyal Danıştayı var. Bu Danıştay’da sendikalar, işverenler, iş dünyası temsilcileri, bakanlık olarak biz, Eğitim Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı kabinesi yer almaktadır. Bu kanunlar tartışılarak ve en önemlisi Danıştay’ın görüşü alınarak hükümete verilir ve Meclisin onayıyla yürürlüğe girer. 2017 yılından bu yana asgari ücrette 2 bin 500 denarlık bir artış yapıldı ve yaklaşık 90 bin vatandaşımız bu maaşı almaktadır”
EMEKLİLİK YASASINDAKİ YENİLİKLERİ OKUYUCULARIMIZLA PAYLAŞABİLİR MİSİNİZ?
“15 yıl çalışma süresi olmayan kişilerin 65 yaş doldurduğunda emekli maaşa bağlanması konusunda bir yasa yürürlüğe girdi. 15 yılı birkaç ay ya da birkaç yıl eksikle dolduramayan vatandaşların, kendileri her ay sigortalarını ödeyerek bu süreyi doldurarak emekli maaşına bağlanabilir. Emekli Fonu’nun istatistiklerine göre bu 15 yıl çalışma süresini dolduramayan yaklaşık 60 bin kişi var. Her ay bin 400 denar ödeyerek eksikliğini tamamlayabilir, 65 yaşını doldurunca da emekliye ayrılabilir”
UZUN YILLAR BU İŞİN İÇİNDESİNİZ, SİZE GÖRE TÜRKLERİN EN ÖNEMLİ SORUNLARI NELER VE BU SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ İÇİN NELER YAPILMALIDIR?
“Ülkede yaşayan Türklerin özellikle kırsal kesimlerde altyapı sorunları mevcut. Kanalizasyon sıkıntıları, su sıkıntıları var. Eğitimde özellikle Doğu Makedonya’da yeterli sayıda öğrenci yok, yeterli sayıda öğrencinin olduğu bazı yerlerde de bu sefer öğretmen kadrosu bulamıyoruz maalesef. Bazı bölgelerde karma eğitim yapılmaktadır. İş bulma sıkıntısı konusunda da şunu söyleyebilirim, açılan ilanlara acaba ne kadar kadromuz mevcut? En büyük eksikliğimiz koordinasyon eksikliği. Yerel çaptan başlamak üzere herkes görevini yaparsa, sivil toplum kuruluşlarının kendi görevleri var, Türk partilerinin kendi görevleri var, hep beraber bir çalıştay yapılırsa, bu sıkıntılar kağıda dökülebilir ve öncelikler tespit edilerek çözüm sürecini başlatabiliriz. Türklerin çok sayıda sıkıntısı var fakat dediğim gibi en önemlisi altyapı. Acı bir gerçek de gençlerimizin Avrupa’ya göç etmesi. Amacımız onlara burada daha iyi şartlar oluşturmak. Fakat parti, STK gibi farklılıkları göz etmeden Türkler olarak bunu koordineli bir şekilde hep beraber bu sıkıntıların üstesinden gelmek için bir plan program yapmalıyız. İnanıyorum ki ileride artık kibirler, gururları bir kenara bırakıp hep beraber milletimize hizmet ederiz”
(http://www.yenibalkan.com/tr)