Edirne, son bir yıl içinde iki acı cinayetle sarsıldı. Eğitim İş Edirne Şube Sekreteri Olcay Dal, yaptığı açıklamada, 14 yaşındaki Gülden Coni’nin 5 Nisan’da, 15 yaşındaki Duru Pakarda’nın ise 9 ay önce okul bahçesinde öldürülmesini hatırlatarak eğitim sistemine ve okul güvenliğine dikkat çekti. Dal “Eğitimde feda edilecek tek bir fert dahi yoktur.” sözünden hareketle kağıt üstünde değil gerçek ve amaca yönelik araştırmalarla önce akran zorbalığının ve buna bağlı devamsızlıkların sebebi açığa çıkarılmalı sonrasında da yine etkili çözümler hayata geçirilerek yaşanacak acı olayların önüne geçilmelidir” dedi.

“YAŞANACAK ACI OLAYLARIN ÖNÜNE GEÇİLMELİ”

Olcay Dal, “14 yaşındaki Gülden Coni yaşıtı E.A. tarafından bir okul bahçesinde katledildiğinde takvimler 5 Nisan’ı gösteriyordu. Ne acıdır ki bu cinayetten sadece 9 ay önce 15 yaşındaki Duru Pakarda da 17 yaşındaki K.C.A. tarafından yine bir okul bahçesinde katledilmişti. Sadece Edirne’yi değil tüm ülkemizi yasa boğan ve son olmasını dilediğimiz bu iki cinayet umuyoruz ki karar vericilere bir şeyler anlatıyordur ya da anlatmalıdır. Bu acı olaylardan çıkarılacak derslerden bir tanesi mevcut eğitim sistemimizin farklı beceri ve ilgi alanlarına hitap etmediği için bazı öğrencilerimizi sistemin içinde tutmakta zorlandığıdır. Bir diğeri de ilkokul özellikle ortaokul ve liselerimizde yaşanan akran zorbalığıdır. Eğitim sistemimiz akran zorbalığı yapan öğrencimizi rehber öğretmene sevk etmekten, ona disiplin cezası vermekten, velisinden okul değiştirmesini istemekten, öğrencimizi açık liseye ya da MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezi) kaydetmekten başka bir çözüm sunmamaktadır. İster akran zorbalığı mağduru isterse de uygulayanı olsun ortaokuldaki devamsız bir öğrencimiz de, açık lisedeki bir öğrencimiz de tamamen kontrol dışına çıkmakta bunun sonucu olarak da günümüzün ağır sosyoekonomik koşullarında suça bulaşma olasılıkları oldukça artmaktadır. Söz konusu öğrencilerimiz kendileri suça bulaşmasa bile ne yazıktır ki er ya da geç bu profildeki bir yaşıtının kurbanı olmaktadır. Kullanılan yöntemler etkisiz kalmakta, potansiyel failleri ve kurbanları engellemek yerine tozları halının altına süpürürcesine onları eğitim sisteminin dışına itmekten başka bir işe yaramamaktadır. “Eğitimde feda edilecek tek bir fert dahi yoktur.” sözünden hareketle kağıt üstünde değil gerçek ve amaca yönelik araştırmalarla önce akran zorbalığının ve buna bağlı devamsızlıkların sebebi açığa çıkarılmalı sonrasında da yine etkili çözümler hayata geçirilerek yaşanacak acı olayların önüne geçilmelidir” dedi.

“OKULLARDAKİ GÜVENLİK ZAFİYETİ SADECE AÇIK OLUNCA DEĞİL, KAPALI ZAMANLARDA DA EKSİKSİZ GİDERİLMELDİR”

Acı cinayetlerden ders çıkarıp etkili önlemlerini bir an evvel alınması gerektiğini söyleyen Dal, “Okullarımızın güvenliği de amasız, fakatsız şeffaf bir şekilde ve ivedilikle tartışmaya açılmalıdır. Güvenlik zaafları sadece okulların açık olduğu zamanlarda değil kapalı olduğu anlarda da eksiksiz giderilmelidir. Madde satışının ve kulanım yaşının oldukça düştüğü gerçeği de göz ardı edilmemelidir. Söz konusu olaylarla doğrudan ilgili olmasa bile olası tehlikelerin önüne geçmek açısından bu sorunun bertaraf edilmesi de önem taşımaktadır. Her şey yönetmeliklere ve kağıt üstü projelere uygundur diyerek tüm yaşananları görmezden gelip bundan sonraki okul hangisi olur, okul açıkken mi olur tatilken mi olur diye kâbuslar görerek aman bir daha tekrarı yaşanmasın dileğinde mi bulunalım yoksa bu acı cinayetlerden dersler çıkarıp bir an önce alacağımız etkili önlemlerle önüne mi geçelim? Bu kararı hemen bugün vermeliyiz. Hayatın bize öğrettiği bir ders varsa, o da isteklerimizin dileyerek gerçekleşmeyeceğidir” diye konuştu.

Haber: Erkan Ekşi