0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Emine Bulut’un eski eşi tarafından kızının gözü önünde öldürülmesi üzerine kadın cinayetlerine yönelik ülke çapında kadınlar sokağa döküldü. Edirne’de de bir araya gelen Edirne Kadın Dayanışması Platformu üyesi kadınlar siyahlar giyerek, “Yaşamak istiyoruz” diye haykırdılar.

Geçtiğimiz Pazar günü Kırıkkale’de eski eşi tarafından 10 yaşındaki kızının gözleri önünde öldürülen Emine Bulut için dün Saraçlar Caddesi’ndeki PTT önünde toplanan kadınlar, kadın cinayetlerini ve kadınlara yönelik şiddeti protesto etti.

Ellerinde taşıdıkları yazılı dövizlerle Bulut cinayetini ve kadınlara yönelik şiddeti hep bir ağızdan haykırarak protesto eden kadınlar, ‘İstanbul Sözleşmesi Yaşatır’ dediler.

Edirne Kadın Dayanışması platformu adına basın açıklamasını okuyan Edirne Belediye Meclis üyesi Nuray Geldi, “Kırıkkale’de Emine Bulut boşanmış olduğu eşi tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Emine Bulut’un ‘Ölmek istemiyorum’, kızının ise ‘Anne lütfen ölme’ sözleri zihinlerden hiç çıkmayacak” dedi.

“KATİLLERİN TAKIM ELBİSE GİYMESİ VEYA PİŞMANLIK DİLLENDİRMESİ ÇOĞU KEZ İYİ HAL İNDİRİMİNİ GETİRİYOR”

Yıllardır kadınların evli oldukları veya boşandıkları eşleri tarafından canice katledildiklerini belirten Geldi, açıklamasına şu şekilde devam etti;

Devlet yeterli önlemleri almadığı gibi, hakimler de takım elbise giyen veya pişmanlık dile getiren katiller hakkında çoğu kez iyi hal indirimi uyguluyor. Kadına yönelik şiddet, bir insan hakları ihlalidir.

Türkiye 2011 yılında İstanbul’da imzaladığı 2014 Ağustos ayında yürürlüğe giren ‘Kadına Karşı Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi-İstanbul Sözleşmesi’ gereği kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddeti önlemek üzere tüm önlemleri almayı taahhüt etmiştir.

“KADIN CİNAYETLERİNİN ÖNLENMESİ İÇİN KARARLI BİR DEVLET POLİTİKASI UYGULANMALIDIR”

Anayasamızın 90. Maddesi uyarınca kanun hükmünde olan İstanbul Sözleşmesi gereğince Devlet kadın cinayetlerini önlemek ve bu cinayetlere son vermek üzere her türlü tedbiri almak ve her tür düzenlemeyi yapmakla yükümlüdür. Bu yükümlülüğün yerine getirmesi için kararlı bir devlet politikası uygulanması gerekir. Sürekli olarak yoksulluk nafakasının mağduriyet yarattığını dillendirenler Kadın cinayetleri konusunda sessiz kalmaktadırlar.

“KADINLAR OLARAK NE İSTİYORUZ?”

Gittikçe hunharlaşan Kadına Yönelik Şiddet yapanları, göz yumanları, basında haber olarak görmekten öteye geçmeyenleri kınıyoruz.

Devletimiz başta olmak üzere siyasî partiler, bürokrasi, akademik camia, iş dünyası ve basın kadın cinayetine dur demek üzere derhal harekete geçmelidir ve kurumlar arası koordinasyon sağlanmalıdır

Kadın cinayetlerinde haksız tahrik ve iyi hal indirimi yapılmamalıdır.

Toplumsal şiddeti ve Kadına yönelik Şiddeti özendiren diziler yayından kaldırılmalıdır.

İstanbul Sözleşmesi gereği, toplumun tüm kesimlerinde okul öncesinden başlayarak, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Eğitimi, kararlılıkla uygulanmaya başlanmalıdır.

“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ YAŞATIR DİYORUZ”

İstanbul Sözleşmesi fesh edilsin diyenlere, 6284 Sayılı Kanun yürürlükten kaldırılsın isteyenlere, kadınları şiddet gördüklerinde başvurabilecekleri mekanizmalardan yoksun bırakmak isteyenlere, kadın istihdamını artırıcı politikalar geliştirmek yerine kadınların nafaka hakkına göz dikenlere, şiddeti, tacizi, tecavüzü, çocuk istismarını engellemek yerine kadınların kazanılmış haklarını ellerinden almaya çalışanlara karşı hep birlikte “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” diyoruz” dedi ve konuşmasını sonlandırdı.

Kadına şiddete yönelik protesto eylemine, Edirne Belediye Başkanlığı çalışanları, siyasi partilerin kadın kolları üyeleri, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve Edirne’de yaşayan kadınlar katıldı.

Harun Aker