0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Edirne’de ikamet edip yaz aylarında Enez’deki yazlığına tatil için giden Gürevin Aktop isimli vatandaş, sahilden Merkez’e gitmek için bir buçuk saatte yakın durakta minibüs beklemesine rağmen, minibüslerin gelmediğini iddia etti.

Kendisinin ve ailesinin hastalıklarla mücadele ettiğini belirten Aktop, minibüslerin gelmemesinden dolayı ilaçlarını almak için Merkeze gidemediğini iddia ederek, orasının mahrumiyet bölgesini olduğunu söyledi ve Enez Belediyesi’nden belli aralıklarla minibüs kaldırmasını istedi.

Şikayetini anlatmak için Enez Belediyesi’ni telefon ile aradığını ancak telefona çıkan yetkilinin, Belediye’nin minibüslerle ilgili konulara karışmadığını söylediğini ve yüzüne telefonu kapattığını iddia eden Aktop şunları anlattı;

“Ben, Enez Sahili’ne 25 yıldan beri gidip, geliyorum. Benim orada yazlığım var, emekliyim. Kanser tedavisi görüyorum. Ailem, şeker ve tansiyon hastası. Sahilden, Enez’e gitmek için 1 saat 15 dakika minibüs bekledim. Ama minibüs gelmedi, tedavi olduğum ilacı da alamadım. Taksi tutsam 35 lira. 8-10 km kadar bir yer dediğim. Ben ondan sonra döndüm evime ve aileme anlattım durumu. Onlarda tabi ki üzüldü, ilaçları alamadık.

Belediye’yi aradık. Telefona bir bayan çıktı. Ben kendisine durumu izah ettim. Oda, ‘biz onlara karışmıyoruz. Bilmem nerede, kahvenin önünde’ dedi. Ne demek sen, Belediye olarak benimle ilgilenmiyorsun, benimle kim ilgilenecek? Telefonu suratıma kapattı. En fazlada zoruma giden bu oldu. Haziran, Temmuz, ağustos aylarında üst üste 5 lira kardeşim. 8 km yol, pazara gidip geliyoruz. 8 km 5 lira üst üste. Hee sen şimdi, Eylül’de kimler kalıyor. Daha çok emekliler kalıyor orada. Çünkü okullar açıldığı için öğrenciler ayrılıyorlar. Bizi sen yüzüstü nasıl bırakıyorsun. Yol parası istiyorsun, sinek parası istiyorsun vb. Bizi affedersin koyun gibi sağıyorsun. Sen şimdi bize yardım etmedikten sonra, bize kim yardım edecek.

10 sene önceye kadar Belediye’nin otobüsü vardı, haftanın iki günü. Pazartesi ve Cuma. Selimiye’nin önünden kalkıyor, sahile evlerimizin önüne kadar götürüyordu. Allah razı olsun. Şimdi Çağlar, Allah razı olsun, iki tane araba kaldırıyor ama bagajımız yok diyor çocuklar, naz yapıyorlar. Ona da razıyız. Birde çocuklara mâni oluyorlar. Bizi yazlığa alt tarafı dolmuşla getiriyor çocuk. 2 km ben getireceğim diyor çocuk, şey yapıyorlar diyor. Enez Sahil’de saldırıyorlar diyor, taksiciler. Çünkü 2 km yere 15 lira istiyor taksiciler. 10 liraydı, 15 lira yapmışlar. Biz bu kadar zengin değiliz ki.

Bu Belediye’nin arabası yok mu Allah aşkına, imkânı yok mu? İstanbul Belediye Başkanlığı seçimlerinde, Enez’den, İstanbul’a bin kişiye araç kaldırıldı. Benim anladığım kadarıyla şoförler baskı yapıyor Belediye’ye. Ben Edirne’de ikamet ediyorum, Enez’e gittiğimizde orada üç ay filan kalıyoruz. Ben orada yaşadığımı anlatıyorum. Ben ilacımı alamadım, kanser hastasıyım. Ailem tansiyon ve şeker hastası. 1 saat 15 dakika bekledim. Enez’de Çağlar Market’in önünde, orası duraktır. Çağlar’a bile sordum. Eylül ayında dedi, bu aylar da dedi, el ayak çekiliyor dedi, okullar açıldığı için. İlacımı almak için Enez’in içine gideceğim, Sağlık Ocağı’na. Mecburuz oraya gitmeye, başka bir şansımız yok. Bunlar bize zulüm yapmasınlar. Bunun bir çaresi olması lazım. Bizim için çözmeliler bu durumu. 8-10 sene önce çok rahattık. Eylül ayında bile olsa 2 saatte bir araba koy oraya, ona da razıyız, onu bileyim ben. Orası mahrumiyet bölgesi. Herkesin arabası yok” dedi.

Harun Aker