DOLAR 32,5038 0.08%
EURO 34,7826 -0.12%
ALTIN 2.496,260,50
BIST 9.693,461,77%
BITCOIN 2067214-1,91%
Edirne
11°

ORTA ŞİDDETLİ YAĞMUR

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

ADD, “Tarafımız demokrasidir”

ADD, “Tarafımız demokrasidir”

ABONE OL
8 Nisan 2021 10:32
ADD, “Tarafımız demokrasidir”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Edirne Şubesi Başkanı Celil Özcan, ADD’nin kurulduğu günden itibaren demokrasinin tüm kurumlarına ve kurallarına; Cumhuriyetin temel niteliklerine ve kazanımlarına ödün vermeksizin sahip çıkmakta olduğunu belirterek, “Tarafımız demokrasidir. Tarafımız anayasadır. Tarafımız laik rejimin temelleridir” dedi.

ADD Edirne Şubesi Yönetim Kurulu, düzenlendiği basın toplantısında gündemde olan Lozan ve Montrö anlaşmalarının vesayet ve darbe söylemlerine yönelik birlik ve beraberlik vurgusu yaptı.

“DEMOKRASİNİN GÜÇLENMESİ İÇİN ÇALIŞMAKTAYIZ”

ADD Yönetim Kurulu adına açıklamada bulunan ADD Edirne Şubesi Başkanı Celil Özcan, laikliğin Anayasa’dan kaldırılmasına karşı olduklarını belirterek, “Atatürkçü Düşünce Derneği; kurulduğu günden itibaren demokrasinin tüm kurumlarına ve kurallarına; Cumhuriyetimizin temel niteliklerine ve kazanımlarına ödün vermeksizin sahip çıkmaktadır. Demokrasimizin rafa kaldırılmasına, Anayasa Maddelerinin örselenmesine, demokrasinin olmazsa olmaz koşulu olan laikliğin kaldırılmasına canımız pahasına karşıyız. Millet ve devlet olarak yaşadığımız sorunların temelinde, üzülerek belirtmeliyiz ki Atatürk’ün çizdiği rotadan uzaklaşmamız yatmaktadır” dedi.

“TOPLUMSAL AYRIŞMALARI SONLANDIRMAMIZ YAŞAMSAL ÖNEMDEDİR”

Toplumsal kutuplaşmanın en büyük nedeninin acımasız algı operasyonları olduğunu kaydeden Özcan, “En son Andımız ve Devlet Madalyalarından, Nişanlarından Atatürk Kabartmalarının kaldırılması vicdanlarımızı sızlatan ciddi meselelerdir. Aynı şekilde, “sarıklı amiral” görüntüsü geniş kesimlerde kaygıya yol açmıştır. Bununla birlikte, toplumsal kutuplaşma ve kamplaşma giderek tehlikeli boyutlara ulaşmıştır. Birbirini anlamak istemeyen, birbirini ötekileştiren, birbirini neredeyse vatan haini ilan eden, her konuşulandan bir mana arayan sıkıntılı ve sorunlu bir sosyal yapıya büründüğümüz gerçeği ile yüzleşmekteyiz. Oysa, Atatürk’ün Milliyetçilik anlayışında “tasada, kıvançta birlik ve beraberlik” esastır. Toplumsal kutuplaşmanın en büyük nedeni yaratılan acımasız algı operasyonlarıdır. Başta yazılı ve görsel basının bu konuda ki tavrı dikkat çekici ve düşündürücüdür. Cumhuriyetimizin değerlerini savunmak ve sahiplenmek yurtseverliğin, vatanseverliğin bir gereğidir” dedi.

“LOZAN VE MONTRÖ HASSASİYETİ SİYASİ ALGILARIN ÜSTÜNDE TUTULMALIDIR”

Özcan “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde tarihte emperyalizmi ilk kez yenmiş bir Milletiz. Ancak; yanlışlıklara ve sorunlu uygulamalara dikkat etmediğimiz takdirde; bölünüp parçalanacağımız kaygısını yaşamaktayız. Bu nedenle, Lozan ve Montrö konusundaki hassasiyetlerin her türlü siyasi ve kişisel algının üstünde tutulmasında yarar görmekteyiz. Lozan ve Montrö hassasiyeti olsa olsa yurtseverliğin bir işaretidir. Millet ve Devlet olarak varlık nedenimiz olan Lozan ve Montrö’ye ısrarla vurgu yapmamızın başkaca bir anlamı olamaz. Anayasa, herkesi bağlar. Demokrasi, hepimiz için gereklidir. Kişilere ya da kesimlere özel yaklaşımlar, Anayasamıza aykırı olduğu gibi demokratik anlayışla da çelişmektedir. Bütünün hayrına olan birlik ve beraberliğimizi koruyucu çabamızı sürdüreceğiz3 dedi.

“VESAYET VE DARBE SÖYLEMLERİNİN SOSYAL YARALARA YOL AÇACAĞI ENDİŞESİNDEYİZ”

Emekli Amirallerin düşünce ve açıklamalarının Anayasanın 26.maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Özcan, “Atatürkçü Düşünce Derneği; toplumun her kesiminin Anayasal sınırlar içerisinde, fikir ve düşünce açıklamasını bir vatandaşlık hakkı olarak görmektedir. Bu hak, Anayasamızın 26. maddesince güvence altına alınmıştır. Bu bağlamda; emekli büyükelçilerin, emekli parlamenterlerin ve emekli amirallerin düşüncelerini açıklamaları, Anayasamızın 26. maddesi kapsamında değerlendirmekteyiz. Biçimsel, şekli tartışmaların yararına inanmıyoruz. “vesayet” ve “darbe” söylemlerinin gündemde tutulmasını, geçmişin kötü örneklerinin canlı tutulmasını daha büyük sosyal yaralara yol açacağı endişesiyle istemiyoruz. Hepimiz için demokrasi, hepimiz için adalet, hepimiz için saygı, sevgi ve hoşgörü talebimizi yineliyoruz. Atatürk Devrimi’nin kazanımlarına, Cumhuriyetimizin temel niteliklerine sahip çıkarak demokrasimizi yaşatabiliriz. Milli birlik ve bütünlüğümüzü koruyabiliriz. Atatürk’ün çizdiği rotadan uzaklaşmanın neden olduğu sorunları yaşadığımızı bir kez daha hatırlatıyoruz” dedi.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.