0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve İpsala Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Darcan, ayçiçeği fiyatlarındaki belirsizliğin üreticiyi tedirgin ettiğini belirterek, girdi fiyatları da göz önüne alınarak ayçiçeği fiyatının kilogram başına 6 lira olmasını beklediklerini söyledi.

Hasadına geçtiğimiz hafta başlanan ayçiçeğinde üreticiler alım fiyatının açıklanmasını bekliyor. Edirne Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Edirne Ziraat Odası Başkanlığında toplanarak, ayçiçeği alım fiyatına yönelik açıklamada bulunarak, ayçiçeğinin verimi hakkında değerlendirmelerde bulundular.

Toplantıya Türkiye Ziraat Odaları Birliği üyesi ve İpsala Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Darcan, Edirne Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı, Uzunköprü Ziraat Odası Başkanı Yıldız Kılıç, Keşan Ziraat Odası Başkanı Hasan Şen, Lalapaşa Ziraat Odası Başkanı Taner Öztürk, Havsa Ziraat Odası Başkanı Bülent Uzel, Enez Ziraat Odası Başkanı Recep Elmas, Meriç Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Türkkan ile İl Koordinasyon Kurulu Üyeleri olarak katılım sağladılar.

“AYÇİÇEĞİNİN 6 LİRA OLMASI TEKRAR EKİLMESİ İÇİN CAZİP FİYATTIR”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve İpsala Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Darcan, “Ülkemizin bitkisel ham yağ ve yem sanayisinin önemli bir ihtiyacı olan ayçiçeği ürün hasadı ülkemiz üretiminin yüzde 50 sini karşılayan Trakya bölgemizde başlamıştır. Ancak fiyatlarda ki belirsizlik değerli üreticilerimizi tedirgin etmektedir. Girdi fiyatlarında ki artış gübrede son bir yılda yüzde 120 ile yüzde 160, mazotta yüzde 38, tohumda yüzde 35 olmuştur. Genel olarak maliyet artışımız ise yüzde 40 oranlarını bulmuştur. Bu maliyet artışları ile birlikte hükümetimizden gübre, tohum ve prim desteklerinin bu şartlar göz önüne alınarak tekrar revize edilmesi, ayçiçeği alım fiyatlarının 6 TL/kg oluşması çiftçilerimizde önümüzde ki yıl tekrar ayçiçeği ekimini cazip hale geleceği Ziraat Odalarımız tarafından öngörülmüştür. Çiftçimizin ayçiçeği fiyatlarında ki beklentisi karşılanmaması durumunda ise üreticimiz önümüzde ki yıl kanola ekilişine yönelecek ve ekim alanı azalan ayçiçeği ile birlikte gelecek sezon ülkemizin bitkisel ham yağ açığı daha da artacaktır. Geçmiş yıllarda hasat dönemlerinde üreticimizi kollamak adına uygulanan gümrük vergilerinin bu yılda geç kalmadan uygulanmasını Ziraat Odaları olarak hükümetimizden talep ediyoruz” dedi.

“ÇİFTÇİ KANOLAYA YÖNELİRSE ÜLKEDEKİ YAĞ AÇIĞI ARTACAK”

Kanolanın fiyatının iyi olması sebebiyle çiftçinin önümüzdeki yıl kanolaya yönelmesinin mutfaklık yağdaki açığın daha da artıracağını söyleyen Darcan, “6 lira bandında fiyat bekliyoruz. 2020 Nisan ayında bin 875 lira şu anki Ağustos itibari ile 4 bin 100 lira. Önümüzdeki ekilişler çok sıkıntılı bir sürece girecek. Ayçiçeği üreticimiz bu yıl istenilen fiyatı yakalayamazsa önümüzdeki yıl bu girdilerle ayçiçeği ekiminin azalacağını düşünüyoruz. Kanola bugün piyasada 6- 6 buçuk lira bandında seyrediyor. Bu Kanola fiyatları önümüzdeki yıl çiftçimiz kazandığı için, ayçiçeği alanlarını kanolaya çevirme durumu var. Kanola bizim mutfaklık yağımız değil. Kanola genelde sanayide, biodizelde kullanılan yağ çeşidi. Ülkemizde de bunun dışarı satışı var. Ülkemiz iç piyasada çok kullanılmıyor ama çiftçimiz kazanacağı için kanola ekimine yönelme durumu var. Bu ülkedeki yağ açığını daha da artıracak. Biz maalesef dış ülkelerdeki çiftçileri beslemek durumunda kalacağız” dedi.

“GÜMRÜK VERGİSİNİ DEVREYE SOKUP ÜRETİMİZİ EZDİRMEMESİNİ BEKLİYORUZ”

Edine Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı da ayçiçeğinin erken ekilen bölgelerde verimin güzel olduğunu ancak geç ekilen yerlerde verimin iç açıcı olmadığını belirterek, “Üreticimizin bu girdi maliyetleri ile ayakta kalabilmesi ve önümüzdeki yıl ekimini devam ettirebilmesi adına kesinlikle geçtiğimiz yıllardaki hasat döneminde uygulanan gümrük vergisinin bir an önce bakanlığımızın tekrar müdahale edip, vergiyi devreye sokup üreticilerimizi ezdirmemesini bekliyoruz. İnşallah kısa zamanda bu haberi alırız. Geçtiğimiz sezonda 6-6 buçuk lira Kanola yağ satışımız vardı. Kanola bizim mutfakta kullandığımız yağ değil. Zaten ayçiçek yağında yüzde 50’ye varan açığımız var. Bu açığın daha da çoğalmaması üreticimizin kanolaya dönmemesi için bir an önce gümrük vergilerine müdahale eder, üreticilerimiz ezilmemiş olur” dedi

“3 MİLYON TON AYÇİÇEĞİNE İHTİYACIMIZ VAR”

Üreticilerin mağdur olmaması gerektiğini savunan Arabacı, “Geçtiğimiz döneme baktığımız zaman bizim yıllık 3 milyon ton ayçiçeğine ihtiyacımız var. Bunun yüzde 60’ını çıkarıyoruz. Dışarıdan zaten bir miktar almak zorundayız. Ama hasat döneminde gümrük vergilerini sıfırlarsak, bu dönemde dışarıdan sıfır gümrükle alım yaparsak doğal olarak iç piyasadaki üreticilerimizi mağdur etmiş oluruz. Biz ürünümüzü çıkarıp pazarladıktan sonra piyasadaki ayçiçeğine ihtiyaç duyulduğu anda gümrük vergilerine gerekli indirim yapılabilir. Hasat döneminde hiçbir üreticimiz bunun yapılmasını istemez, oda başkanları ve üreticiler olarak onaylamıyoruz. Geçen yıl 3 liradan başladı ama sezon ortasında 5, 5 buçuk bandında satıldı. Daha sonraki kış dönemine doğru fiyatlar bir miktar daha yükselmişti” dedi.

“ÇİFTÇİ İLE TÜKETİCİYİ KARŞI KARŞIYA GETİRMEYE ÇALIŞANLAR VAR”

Raflardaki fiyat yükselişinin üretici ile alakası olmadığını ve pandemi döneminde Türk çiftçilerinin dünyadaki çiftçilerin durmasına rağmen çalıştığını hatırlatan Lalapaşa Ziraat Odası Başkanı Taner Öztürk, “Ayçiçeğinin fiyatında yağ oranı olayı var. Bunu belirleyen şey iklim. İklim uygun gitmediği zaman çiçeklenme döneminde, özellikle bu 45 derece sıcakları yaşadık. Buda yağ oranının düşmesine sebep oldu. Çiftçi 1 ton mal biçer yağ oranı 50 geldiğinde fiyat yüksek olur ama 1 ton ayçiçeğinin 40 yağ oranında olduğu zaman fiyat otomatik geri düşüyor. Buda çiftçiyi ekonomik olarak etkiliyor. Bize gübreyi 1 liradan verin bizde ayçiçeğini bir buçuk liradan satalım. Bizim için fark etmez. Ama bu raflardaki fiyatın çıkışı bizden değil. Çiftçiyi suçlayan grup var. Biz az fiyat istersek sanki raflardaki fiyat düşecek. Çiftçi ile tüketiciyi karşı karşıya getirmek çok tehlikeli bir olay. Biz zor zamanlarda pandemide zor işler yaptık. Dünyadaki çiftçiler pandemiden iş bırakırken Türk çiftçisi çalıştı. İncelesinler fiyat farkı bizden değil” dedi.

“TEK İSTEĞİMİZ REAL ENFLASYON ORANINDA ARTIŞ”

Girdi maliyetlerine göre fiyat beklediklerini söyleyen Uzunköprü Ziraat Odası Başkanı Yıldız Kılıç ise “Biz üretiyoruz. Hep çiftçinin üzerinde konuşuluyor. Buğday, pirinç, ayçiçek arttı. Fakat domates bugün nasıl tarlada 1 lira, pazarda 5 liraysa maalesef bizim ürettiğimiz ürün tarladaki ürün ile raftaki ürün bir değil. 2018’de bin 640 lira olan gübre, Ocak 2021 3 bin 500 lira, Ağustos 2021’de 6 bin 500 lira. Yani bizim bu girdi maliyetimiz sadece gübrede. Mazotta aynı şekilde. Biz istediğimiz real enflasyon oranında bir fark. Her sene bizim ürünümüz yüzde yüz artsın düşüncesinde değiliz. Önemli olan real enflasyon oranında artış bekliyoruz. Ben Uzunköprü bölgesi olarak  150 kilo verim ortalaması alırken bu sene 120 kilolara düşer. Ben 120 kiloda alsam aynı, 200 kiloda alsam aynı maliyet” dedi.