0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türkiye Kent Konseyleri Platformu 27’inci Genel Kurulu Edirne Kent Konseyi ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Türkiye’nin dört bir yanından gelen Kent Konseyi üyeleri iklim krizi için yapılacak çalışmaları değerlendirilirken, Kent Konseyleri Platformu 26’ıncı dönem sözcüsü İsmail Kumru, görevi 27’inci dönem sözcüsü Ziya Gökerküçük’e devretti.

Türkiye Kent Konseyleri Platformu Edirne Kent Konseyi ev sahipliğinde Tunca Nehri kenarındaki tarihi Elektrik Fabrikasında ‘iklim krizi’ gündemi ile 27’inci Genel Kurulunu gerçekleştirdi. Genel kurula Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, CHP Edirne İl Başkanı Fevzi Pekcanlı, Kent Konseyi Başkanları ve üyeleri katıldı.

“PANDEMİ KENT KONSEYLERİNİN HAREKETİNİ KISITLADI”

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından konuşan 26’ıncı dönem Türkiye Kent Konseyleri Platformu sözcüsü İsmail Kumru, pandeminin Kent Konseylerinin hareketini kısıtladığını söyledi.

Kumru, “Pandemi süreci gerçekten Kent Konseylerini, sivil toplum kuruluşlarını hareket kabiliyetini çok kısıtladı. Demokrasi sorunumuz var, iklim sorunumuz var, ekonomi sorunumuz var, çocuk meselemiz var, her gün artan kadın cinayetleri meselemiz var. Biz bunları Türkiye Kent Konseyleri platformunda gündemde tutmaya çalışacağız, birlikte ortak akıl oluşturmaya çalışacağız. Bir dostluk, arkadaşlık kentler arası iletişim sağlıyoruz. Bu anlamda şanslı olduğumu farklı kültür içerisinde var olduğumu hissediyorum. Edirne bir mücadeledir. Hiç yeri olmadığı zamanlar kahvede toplandıklarını biliyorum. Recep Başkanım yer imkan verdi. Böyle bir kent konseyi ile mücadele ruhu içerisinde kent konseyine süreci devretmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Hayırlı olsun diyorum”

“KENT KONSEYLERİ KENTLİLERİN BAĞIMSIZ ÖRGÜTÜ OLMALIDIR”

Ardından konuşan Edirne Kent Konseyi Başkanı Ziya Gökerküçük de kentleşmenin dengesiz ve adaletsiz bir biçimde gelişmesinin kentleri rant merkezi yapmakta olduğunu belirterek, “Bu da biz kentlilerin geçmiş kent örgütlenmeleri deneyimlerine yenilikler katmamızı zorunlu kılmaktadır. Bu nedenle Kent Konseyleri; merkezi ve yerel iktidarlardan bağımsız, inanç, etnik yapı, sermaye, cemaat gibi vesayetlerden uzak, evrensel hakların ve doğa yasalarının kılavuzluğunda gönüllü ve sorumlu kentlilerin örgütü olmak zorundadır. Bugün bize sunulan mevzuatta eksik de olsa bunların bir kısmı vardır. Öncelikle bunları hayata geçirip daha fazlasını talep etmek ve kent hayatında uygulamak asli görevimizdir. En başta, barınma, ulaşım, içme suyu olmak üzere tüm hizmetlerin meta ve kazanç kapısı olduğu günümüzde kentlerimiz sermaye gruplarının arenası olmuştur. Kentlerimizi geri kazanmalıyız. Sağlıklı kent deyince aklımıza gelen kentlerin doğal yaşamın bir parçası olmasıdır. Doğal yaşamın içinde can dostlarımız hayvanlar da vardır. İnsan olarak çıkarlarımız için zorbalıklar yaptığımız hayvanları, çıkarımız bittiğinde atan kişiler olamayız. Bu da ayrı bir çalışma alanıdır ve her konseyde Can dostlarımızın iyiliği için Çalışma Grupları veya Meclisler olmalıdır” dedi.

“365 GÜN 24 SAAT MÜCADELE ETMELİYİZ”

Başkan Gökerküçük, “İşin özü şudur; biz kentlerimizi çevresiyle birlikte yaşam alanı olarak görüp sahiplenecek miyiz yoksa seçtiklerimize güvenip seçimden seçime oy kullanarak görevini yapmış yurttaş rahatlığına mı ereceğiz? Yanıt elbette kentleri çevresiyle birlikte sahiplenmek olmalıdır. Seçimden seçime oy kullanmak dayatılan demokrasidir. Oysa gerçek demokrasi; katılımı zorunlu kılar. 365 gün 24 saat yaşayan kentte, kentliler de 365 gün 24 saat yaşamı savunmalı ve dayatılana karşı arzuladığımız yaşam için mücadele etmeliyiz. Hepimiz birbirimizden bir şey öğrenmek üzere bir araya geliyoruz. Burada birbirimizden aldığımız deneyimler her kentte farklı olsa da olumlu yönde gelişmeyi sağlayacaktır. Bir arada olmamızdan gelişecek alışveriş AVM alışverişi gibi müşteri ilişkileri üzerinden değil dost dayanışmasıdır. Konseyler olarak geliştiğimizde kentlerde de dost alışverişleri artacak, dayanışma içinde hukukumuzu da yaratacağız. Kentli haklarını savunmak ve geliştirmek mücadelesinde herkese kolay gelsin” dedi.

“KENT KONSEYLERİ GÜÇLENDİRİLMELİ”

CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu da bilim ve mantığın önüne hiçbir şeyin geçmemesi gerektiğini belirterek, “Çevre katliamı yaratacak yatırımlar yapılmamalı. Kent konseyleri çok daha güçlendirilmeli akıllı belediye başkanları kent konseyleri ile iş birliği yapmalı yerel yöneticiler onlardan yararlanmalı” dedi.

“SONUÇ BİLDİRGESİNDE SAROS FSR LİMANİYLA İLGİLİ BÖLÜM ARZU EDİYORUM”

Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan ise Avrupa Belediye Başkanları Sözleşmesi’ni imzalayan bir belediye olarak, Türkiye Kent Konseyi 27. Genel Kurulu’na ev sahipliği yaptıklarını belirterek, “Ülkemizin dört bir yanından gelen Kent Konseyi üyeleri, iklim ve iklim krizi ile ilgili önemli çalışmalar yapacak. Biliyoruz ki iklim krizi ile ilgili yapılacak çok şey var. Düzeltme yapmak istiyorum, sponsor biziz ama ben değilim belediye. Bu anlamdaki etkinlikler için yapılan masraflar, gereksiz masraflardan daha çok değerli. 2 gün boyunca iklim kriziyle ilgili önemli çalışmalar yapacağınızı biliyorum, önemli çıkacaktır. Edirne Belediye Başkanı olarak sizden, Saros FSR limanı ile ilgili sonuç bildirgesinde bir bölüm arzu ettiğimi ifade ediyorum. Farkındalık yaratma fırsatını kaçırmayalım. Edirne kadim bir kent. 8 bin 300 yıllık geçmişi var. AB’ye komşu tek il. Bu kentte bazı sorunlar var. Sorunlardan kaçmıyoruz. Gelecek için doğayı korumak zorundayız. Çağdaş insanlar olarak diyalog kanallarını açık tuttuk tutacağız da. Bu şehri görüp tanımanızı isterim. Tarihi mirasın emanetçisiyiz. Çevre konusunda, kentlerin hakları konusunda kent konseylerinin tepkisel yaklaşımda bulunmaları gerekiyor. Kent Konseylerinin kentin sorunları ile ilgili uyarıları her zaman değerli oldu, bundan sonra değerli olmaya devam edecek” dedi.

“UMRARIM BAŞARIYLA 6 AY YÜRÜTÜRÜZ”

26.dönem Türkiye Kent Konseyleri Platformu dönem sözcüsü İsmail Kumru görevi, plaket takdim ederek 27. Dönem Türkiye Kent Konseyleri Dönem Sözcüsü Ziya Gökerküçük’e devir teslim etti. Devir teslim sonrası konuşan Ziya Gökerküçük “biz bu devri alırken Ziya olarak almadığımı biliyorsunuz. Konseyimizin 2001’lerden başlayan tarihi süreci var. Gerçekten bir ilmikten süzülür gibi fikirlerin ortaklaşması, bunun yerel gönüllü insanlar ve kurumlarla, yerel yönetimlerle beraber toplaşarak, kavga ederek, birlikte olarak güzel şeylerin devamı olarak alıyoruz. Bütün kent konseylerine danışma kurulu kurmalarını öneririm. Fikri takibin devam etmesi için o danışma kurulu bizi yönlendiriyor. Umarım başarıyla yine 6 ay yürütürüz” dedi.

Edirne Kent Konseyi’nin slayt sunumu sonrası toplu fotoğraf çekimi gerçekleşti.