DOLAR 32,3400 -0.07%
EURO 34,8790 0.06%
ALTIN 2.392,77-0,15
BIST 10.276,880,67%
BITCOIN 20336785,12%
Edirne
14°

HAFİF YAĞMUR

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Pekcanlı, çevrecileri kovdu

Pekcanlı, çevrecileri kovdu

ABONE OL
25 Temmuz 2019 10:16
Pekcanlı, çevrecileri kovdu
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği yöneticileri Sarayiçi Tavuk Ormanının koruma altına alınması için destek istemek amacıyla gittikleri CHP İl Başkanlığından kovuldu. EÇGD Yöneticilerinden Metin Özaydınlık, sosyal medya hesabından CHP İl Başkanı Fevzi Pekcanlı ile yaşadıkları polemiği yazdı. Paylaşımın altına yapılan yorumlarda da, CHP’nin son dönemde seçimlerde Edirne’de sürekli oy kaybetmesinin sorumlusu olarak Başkan Pekcanlı olduğu yönünde değerlendirmeler yapıldı.

Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği Başkanı Ayten Eren ve üyelerden bir grup 23 Temmuz günü öğle saatlerinde aldıkları randevu üzerine CHP Edirne İl Başkanlığı’na gitti. Sivil Toplum Kuruluşu yöneticilerini İl Başkanı Fevzi Pekcanlı karşıladı. Randevuda il yönetiminden üye yer almadı. Karşılıklı hal hatır sormasından sonra, Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği yöneticileri, CHP Edirne İl Başkanı Fevzi Pekcanlı’dan Sarayiçi Tavuk Ormanı’nın korunmasına yönelik talep ve önerilerini anlatmak istedi. Ancak STK temsilcileri ile İl Başkanı Pekcanlı arasında, sohbet sırasında zaman zaman sert tartışmalar çıktı.
“NİYETİNİZ ANLAŞILDI GİDEBİLİRSİNİZ”
Edirne’de yaşanan çeşitli sorunlarla ilgili olarak devam eden sohbet sırasında biranda sinirlenen CHP İl Başkanı Fevzi Pekcanlı, “Neyse asıl sizin tavrınız anlaşıldı. CHP her yerde oylarını arttırırken Edirne de neden oylarının azaldığını şimdi daha iyi anladık.” sözleriyle adeta kapıyı göstererek kovdu. Misafir heyetin başkanlık makamından çıkarken arkalarından oda kapısının ‘hızla çarpılması’ ise görüşmenin hangi boyutta sonuçlandığını açıkça ortaya koydu.
CHP Edirne İl Başkanı’na randevu alarak giden ve Başkan Fevzi Pekcanlı ile görüşmede yaşananları Metin Özaydınlık kişisel sosyal medya hesabından ‘Nasıl Kovulduk’ başlığıyla paylaştı. Özaydınlık’ın sosyal medya hesabındaki paylaşımına göre EÇGD heyeti arasında görüşme şöyle gelişti:

“Diyalog 1: (Tavuk Ormanı ile ilgili yaptığımız panele katkı koyan akademisyenlere yönelik polemik)

  • İl Bşk: Onlar önce kendi üniversitelerinde ağaç kesimini engellesinler.
  • Biz: Haklısınız ama bilirsiniz insanlar çalıştıkları kurumla başları derde girsin istemiyor, işsiz kalma kaygıları vardır, anlamak lazım.
  • İl Bşk: Üniversite bina yapmak için bir yığın ağaç kesti kimse sesini çıkarmıyor.
  • Biz: Bizim dernek olarak bu konuda basın açıklamamız var. Neyse biz konumuza dönelim.
  • Diyalog 2: (Zübeyde Hanım parkı meselesine yönelik polemik)
  • İl Bşk: İşletmeci bin küsur metrekarelik kapalı alan yapmış yıkıma gittik mahalle halkı bile yanımızda durmadı. İşletmeciden yana oldular.
  • Biz: Öyle olduğunu sanmıyorum, mahalle halkı neden işletmeciyi tutsun?
  • İl Bşk: Sivil toplum örgütleri de bize destek olmadı.
  • Biz: Belediyenin böyle bir destek talebi olmadı ki. Park bu duruma bir gecede mi gelmiş, yıllarca yaptığı eklentilere neden sessiz kalınmış. Sözleşme dışı davranan kiracıyı çıkarırsınız olur biter. Yeşil alanlara yapılmış bütün işletmeler aynı durumda, hepsine çeki düzen verilsin, destek isterseniz biz hazırız. Nerde kalmıştık…
  • Diyalog 3: (Belediye Bşk’na yönelik polemik)
  • İl Bşk: Yalnız başkanıma laf söyletmem, en azından konuşabildiğiniz biri değil mi?
  • Biz: ?!??! (İçimden “çok şükür, Allah zeval vermesin” diye geçiriyorum.)
  • Biz: Ya evet, konuşulabiliyor tabi ama o yine bildiğini yapıyor
  • İl Bşk: Ben başkanıma hakaret ettirmem, siz buraya gelip başkanım hakkında konuşamazsınız.
  • Biz: Yahu ne hakareti konuyu siz açtınız biz de düşüncemizi söyledik. En iyisi biz konumuza dönelim…
  • Diyalog 4: (Kırkpınar Güreşleri, Kültür Merkezi ve Dinozor Parkı hakkında polemik)
  • İl Bşk: Yani siz şimdi 100 yıllık Kırkpınar alanının yeri mi değiştirilsin diyorsunuz. Olur mu öyle şey 1912 yılından beri orada yapılıyor.
  • Biz: Söz ettiğiniz tarih Balkan savaşına denk geliyor biliyorsunuz atalarımız Sarayiçinde ağaç kabuğu kemirmişler, açlıktan ölmüşler. Bu yıllardan başlayarak yaklaşık 10 yıl boyunca güreşler yapılamamış. Tarihçiler resmi olarak Kırkpınar Güreşlerinin 1924 yılında Sarayiçinde yapılmaya başlandığını söylüyorlar.
  • İl Bşk: Ben buna karşıyım, Kırkpınarın yeri Sarayiçi.
  • Biz: Ama biz bu alanda ısrar ederek hem 70’in üzerinde kuş türünün yaşadığı hem de endemik ve nadide bitkiler bulunan bir alana zarar veriyoruz. Üstelik Kırkpınar burada yapıldığı için gelişemiyor. Kokoreç dumanları, çevirme kokuları arasında insanlara bir güzellik sunamıyoruz. Panayır olmaktan çıkaramıyoruz Kırkpınar etkinliklerini. Ne bir Kırkpınar müzemiz var ne de bir sergi alanımız. Hiç olmazsa Belediye şu Kültür Merkezi inşaatını tamamlasaydı.
  • İl Bşk: O bina seçim yatırımı için yapılmaya başlandı. Edirne’nin daha öncelikli gereksinimleri varken oraya o yatırımı yapmak yanlıştı.
  • Biz: Edirne’nin en önemli ihtiyacı plastik oyuncaklardan dinozor parkı mı? Oraya harcanan parayla Kültür Merkezini tamamlayabilirdi belediye.
  • İl Bşk: (Gözlerini pörtleterek) Dinozor parkı dedirtmem, hakaret ettirmem, sizin niyetiniz anlaşıldı, bu kadar yeterli gidebilirsiniz.
  • Biz: İyi de orada dinozorlar yok mu? Dinozor parkı değil mi? Neyse asıl sizin tavrınız anlaşıldı. CHP her yerde oylarını arttırırken Edirne de neden oylarının azaldığını şimdi daha iyi anladık. Size kolay gelsin.

Biz çıkarken İl Başkanı bir şeyler söyleyerek kapıya kadar geldi, bizi geçirme nezaketinde bulunuyor zannettik, arkamızdan vurulan kapı sesiyle irkildik. Meğer kovulduğumuzu iyice vurgulamak amacıyla kapıyı çarpmak için arkamızdan söylenerek gelmiş.

Biz ilk şoku atlattıktan sonra herkes yutkunarak birbirine baktı. CHP gibi asırlık bir partinin Edirne teşkilatının en tepesinde böyle bir “zat-ı muhterem”in bulunması gerçekten üzücü.”

Metin Özaydınlık’ın paylaşımının altına EÇGD Başkanı Ayten Eren, “CHP’nin Edirne’yi neden kaybettiğini kısa bir toplantı ile anlamak mümkün.. Evet efendim,haklisiniz efendim yaaa öylemi efendim demez de bu neden böyle olmuş?şöyle olsaydı derseniz ayağa kalkılır,kapı gösterilir ve arkanızdan tannnnndiye bir sesle kapı çarpılır… Bu adamın bilgi görgü ve öfke kontrolü desteğine ihtiyacı var desem yanlış mı” yorumunu yaptı.
Yılmaz Eren ise, “İl başkanının Edirne’de ki yeşil alan talanından bu kadar bilgisiz, cahil ve sizi kovacak kadar art niyetli olduğunu düşünemiyorum.. Farklı bir partinin il başkanını ziyaret etmediğinizden emin misiniz?.” Değerlendirmesini yaparken, Hüseyin Taş, “CHP Edirne İl Bşk. olan şahsı; çağ dışı bu davranışından dolayı kınıyor ve ayıplıyoruz. Geçmiş olsun arkadaşlar. Verilmiş sadakanız varmış. Kaba kuvvete de başvurulabilirdi. Neyse ki, bu kadar ileri gitmemişler. CHP Gnl. Mrkz. bunu değerlendirmeli.” Yorumunda bulundu. Ahmet Gökhan Demirer adlı bir başka sosyal medya kullanıcısı ise, “Hiç şaşırmadım. Son yerel seçimlerde nerdeyse Tüm Türkiye’de oylarını arttıran CHP’nin önceki yerel seçime göre 10 puanlık kayıp yaşadığı Edirne’ne il başkanının bu düşük seviyede olmadına şaşırmadım. Sanırım epey siniri de bozuk, yerini sağlam hissetmiyor ama bırakmak da istemiyor, yapışmış Başkanım da Başkanım diyor. Beyhude ona yapışmış anlaşılan. Ayrıca, Edirne CHP il başkanının Kırkpınar’ın tarihinden bihaber olmadını da ayıpladım; sarayiçinde güreşlerin yapılıyor. olmadının tarihsel ve kültürel bir geçmişi olmadığını, vaktiyle zamanın akillerine danışarak alınmış İDARŞ bir kararla güreşlerin Sarayiçinde yapıldığını ve artık bu tercihi savunmanın yersizliğini ve yanlışlığını bilmeliydi. Ama o da aynen körükörüne savunucusu olduğu belediyenin alternatif almayan, ses yükseltmeyen ve statükocu, idare-i maslahatçı anlaşında demek ki. Hiç şaşırmadım. Çözüm: Edirnelilerin siyasette daha aktif olmaları, bu kifayetsiz muhterislete aryık yeter demeleri gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.

Haber Merkezi

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.