Genel Sağlık İş Sendikası, Edirne 1. Murat Devlet Hastanesi önünde düzenlediği basın açıklamasında yaklaşan 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri öncesinde hükümete, TÜİK’e ve yandaş sendikalara sert sözlerle yüklendi.
Sendika Genel Başkanı Derya Uğur, “Bu kez kamu emekçisinin gerçek sesi o masada olacak. Bu oyunu tanıyoruz ve bu kez bozuyoruz!” diyerek kararlılık mesajı verdi.
“EMEKÇİNİN PAYINA ÇİFTE YOKSULLUK DÜŞTÜ”
Genel Başkan Derya Uğur, ekonomik gidişatın kamu çalışanları üzerindeki yıkıcı etkisine dikkat çekerek, “Bilimsel yöntemlerle değil, hamasetle ve yanlışta inatla yönetilen ekonomimiz, ücretli çalışan nüfus için ezici bir çark haline gelmiştir. Ekonomi sadece belli bir şanslı zümre için şahlanmış, emekçilerin payına ise çifte yoksulluk düşmüştür. Daha ayın başında kara kara ay sonunu düşünür hale gelen biz kamu emekçileri için kritik bir sürecin eşiğine gelinmiştir” ifadelerini kullandı.
“TOPLU SÖZLEŞME DANIŞIKLI DÖVÜŞTEN ÖTEYE GİTMEDİ”
8 Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerine dair konuşan Uğur “Kamuda çalışan 4 milyona yakın memur ve 2,5 milyon memur emeklisinin 2026-2027 yıllarında alacakları maaş zamlarının, sosyal ve özlük haklarının belirleneceği 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri başlayacak. Bu güne kadar yapılan 7 toplu sözleşme görüşmesi danışıklı dövüşten öteye gitmemiştir. Geçmişte oynanan orta oyununda herkesin rolü belliydi. TÜİK gerçek dışı enflasyon raporları yayınlıyor, masada emekçinin hakkı için değil, iktidardan alacağı ‘aferin’ için oturan sarı sendikalar dostlar alışverişte görsün tadında ılımlı bir muhalefet sergiliyor. Bu göstermelik pazarlık sürecinin sonunda kamu emekçisinin payına yine derin yoksulluk düşüyor”dedi
“BU KEZ O MASADA İLK KEZ KAMU EMEKÇİSİNİN SÖZÜ SÖYLENECEK”
Masada gerçeklerin haykırılacağının altını çizen Derya Uğur“Bu oyunu biliyoruz! Bu oyunu tanıyoruz! Ve bu kez bu oyunu bozuyoruz! Bu sene toplu sözleşme masasına artık konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş olarak yer alacağız ve tiyatro oynanmasına izin vermeyeceğiz. Bugüne kadar 7 toplu sözleşme masasında kamu emekçilerinin hakkı savunulmamış, deklare edilen kararlara karşı gerçekçi bir itiraz mekanizması oluşturulmamıştır. O masalarda yüzde 3,5’lik zam açıklarken bile yüzü kızarmayan, üyelerine ne diyeceğini bile umursamayan yandaş sendikacılar oturmuştu. Bu kez o masada ilk kez kamu emekçisinin sözü söylenecek. 6 milyonun alım gücüne, haklarına böylesi keyfi bir karar mekanizmasıyla kader biçenler, bu kez o masada karşılarında gerçekleri haykıran bir taraf görecek. Bizler sahadan geliyoruz, kamu emekçisinin yaşadığı sorunları biliyoruz ve insanca yaşam ve çalışma koşulları için mücadele ediyoruz”diye konuştu
“YURTTAŞ SAĞLIĞINI BOZDUNUZ”
Uğur“Sizler 23 yıllık iktidarınız döneminde emeğimizi sömürdünüz. Kamu emekçisini nefes alamaz hale getirdiniz. Tükettiniz. Her geçen gün de tüketmeye devam ediyorsunuz. Her alanı tükettiğiniz gibi bizim alanımız olan sağlık iş kolunu da her geçen yıl, her anlamda beter hale getirdiniz. Bugün iktidarın liyakatsiz yöneticileri, sağlık hizmeti verilen kamu kurum ve kuruluşlarında ne kadar yüksek sayıda hasta bakıldığından, ne kadar ameliyat yapıldığından övünerek bahsetmektedir. Yurttaş sağlığını bozdunuz”dedi
“PARAN KADAR ERİŞİLEBİLEN SAĞLIK SİSTEMİ”
Sağlık sisteminde paranın önemine dikkat çeken Deya Uğur “Sağlık hizmetinin niteliğinden, aşılanamayan bebeklerden, alınamayan randevulardan, yapılamayan ameliyatlardan, bulunamayan ilaçlardan haberiniz var mı? Yurttaşların ancak parası kadar sağlığa erişebildiği bir düzen kurdunuz ve bu hiçbirinizin umurunda bile değil. Siyasi iktidarın sağlıkta yıkım politikaları; hastaneleri ticarethane, hastaları müşteri, sağlık emekçilerini köle haline getirmiştir”şeklinde vurguladı
“OLMAZSA OLMAZ TALEPLER”
Taleplerini sıralayan Başkan Uğur “Genel Sağlık-İş olarak bu toplu sözleşme döneminde en temel, vazgeçilmez taleplerimiz şunlardır: Sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine yapılan tüm ödemeler, en düşüğü yoksulluk sınırının üzerinde olmak üzere, emekliliğe yansıyacak şekilde tek kalemde ödenmelidir. Enflasyon farkı aylık olarak tüm ücretlere yansıtılmalı, kamu emekçilerinin alım gücü korunmalıdır. Sözleşmeli istihdam modellerine son verilmeli, kadrolu ve güvenceli çalışma sistemi esas alınmalıdır. Sözleşmeli yöneticilik sistemine son verilmeli; tüm yöneticiler ehliyet ve liyakat kriterlerine göre atanmalıdır. Sağlıkta şiddeti önleyecek, etkili ve uygulanabilir bir Sağlıkta Şiddet Yasası derhal hayata geçirilmelidir. 5510 sayılı yasa mağduriyetine son verilmeli; çalışanlar ile emekliler arasındaki maaş ve özlük haklarındaki uçurum giderilmelidir.”diye kaydetti.
Erkan EKŞİ
GÜNCEL
13 Haziran 2025GÜNCEL
13 Haziran 2025GÜNCEL
13 Haziran 2025GÜNCEL
13 Haziran 2025MARMARA BÖLGESİ
13 Haziran 2025MARMARA BÖLGESİ
13 Haziran 2025GÜNCEL
13 Haziran 2025