DOLAR 32,5038 0.08%
EURO 34,7826 -0.12%
ALTIN 2.496,260,50
BIST 9.693,461,77%
BITCOIN 20883600,98%
Edirne

ORTA ŞİDDETLİ YAĞMUR

04:46

İMSAK'A KALAN SÜRE

IŞIKTAN VAZGEÇEMEYENLER

ABONE OL
23 Nisan 2022 13:40
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bir yerde okudum:

“Bir gurup arıyla sineği bir şişeye koyuyorlar. Şişenin taban tarafını ışığa doğru, açık olan ağız kısmını da karanlığa doğru yerleştiriyorlar. Arıların hepsi ışık olan tarafa doğru üşüşüyorlar. Ama şişenin tabanı cam ve onların da yabancısı olduğu bir madde olduğundan çıkmayı başaramıyorlar. Bu arada sinekler, şişenin ağzına doluşuyorlar ve karanlıkta dışarı çıkıp kayboluyorlar. Ağzı açık olan şişeden karanlık tarafa doğru tek bir arı bile gelmiyor. Camın önünde ışığa doğru çabalarına devam ediyorlar… İnsanın aklına hemen arıların akılsızca davrandıkları geliyor. Ancak daha derinlemesine düşününce, karşımıza bir anıt gibi dikilen gerçek çok farklı oluyor. Burada arı, engellere rağmen ışıktan vazgeçmeyenlerdir. Ne tür engel olursa olsun önlerinde, çabalarını sürdürenlerdir. Ve bu uğurda da gerektiğinde ölebilenlerdir. Yürek, azim, sevgi, ilkeler,   dürüstlüktür bunu yaptıran. Kendine saygı, yaşadığı topluma saygıdır.”

Toplumda karanlıkta sıvışan kaçaklar -sinekler- de olacak, ışığa ulaşmak için çabalayan arılar da… Çocuklarıma ve öğrencilerime arı gibi çalışkan olmalarını öğütlerdim her milliyetçi öğretmen gibi. “Geleceği inşa edecek olan sizler ancak çalışırsanız güzellikler içinde yaşayacaksınız. Şanslısınız Atatürk gibi bir önderiniz, ilkeleri gibi ışığınız var.” derdim.  Bu kadar çok engelle karşılaşacaklarını bilemedim ama savaşçı ruhu ve insan sevgisi benliklerine aşılandığı için gerçeklerle yüzleştiklerinde karanlıktan korkmayacaklarından ışığa doğru yürüyeceklerinden eminim.

İzmir’in Yeşildere semtinin tam tepesine yerleştirilen 42 metrelik maskıyla artık uzaydan da görülebilen tek Türk Atamız, ama daha önemlisi fikirlerini yaşatabiliyorsak bahtiyarız.

Ulus olmanın ulusal egemenliği elde etmemizin 102. yıldönümünde Atatürk’e bir kez daha minnet duyuyorum. Kul yerine özgür birey olmanın ayrıcalığına kavuştuk ve bunu layıkıyla kullanarak minnet borcumuzu ödemeliyiz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün gazi meclisimizin açıldığı tarih olan 23 Nisan’ı ülkenin geleceği olan çocuklara bayram olarak armağan etmesi, ister öngörü deyin ister çocuk sevgisi, Dünya’ya örnek bir davranıştır.

Geleceği umutla düşlemek bayramı neşe mutluluk içinde kutlamak için çocukları sevgi ve ilgiyle bilgi ve beceriler kazandırarak büyütmek hepimizin sorumluluğu/görevidir.  Çocukların öldürülmediği, istismar edilmediği, çocukluklarını yaşayabildiği nice 23 Nisanlarımız olması dileğiyle tüm çocukların ve çocuk ruhunu koruyanların bayramı kutlu olsun…

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.