DOLAR 32,3826 0.19%
EURO 35,1081 -0.01%
ALTIN 2.324,800,24
BIST 9.106,280,29%
BITCOIN 2270636-0,66%
Edirne
24°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

0

BEĞENDİM

ABONE OL

Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi,

Ya da, bilinen adıyla İstanbul Sözleşmesi,

Cumhurbaşkanlığı kararı ile Türkiye imzasını çekti.

Muhalefet ve kadın derneklerinin yoğun eleştirileri var.

ABD Başkanı Joe Biden, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılma kararını ‘derin hayal kırıklığı’ diye yorumladı.

Amerika sözleşmeye imza koymadı.

Ama olsun belli ki, Biden çok üzülmüş!

Kamuoyu sözleşmeyi tartıştığı günlerde, AK Parti geçtiğimiz hafta büyük kongresini yaptı.

Malum kongreleri divan heyeti yönetir.

Sözleşmeden kaynaklanan eleştiriler nedeniyle AK Parti yönetimi kamuoyuna mesaj vermek için hamle yapmış,

AK Parti kongresini yönetmek üzere Divan Başkanı seçilen Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz’un yanında, partinin kadın yöneticileri Grup Başkan Vekili Özlem Zengin, Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Kırşehir İl Başkanı Serap Ünsal ve Edirne İl Başkanı Belgin İba’ya da görev verilmiş,

Kadınlar ön plana çıkarılmış,

AK Parti Edirne İl Başkanlığı kurultayla ilgili fotoğraflar da ekleyerek basın açıklaması yaptı.

Diyorlar ki, ‘Başkan İba’ya önemli görev’

Devletin ajansı bu önemli haberi abonelerine servis etti.

Allahtan flaş flaş anonsu koymadılar.

Cayırtıya bak,

Sonuç,

Divan kongre üyesi,

Kongre dediğin sabah saat 10.00’da başlamış ve saat 18.00’de bitmiş,

8 saatlik sembolik görev,

Bilenler bilir, kongreyi başkanlar yönetir, diğer üyeler tutanakları imzalarlar.

O kadar yani,

Vayyyyy efendim,

Ortalık toz duman,

Hadi tamam,

Edirne teşkilatının heyecanını anlıyorum.

Diyelim biraz da abartmışlar,

Kongrede partiyi 2023 seçimlerine hazırlayacak üst yönetim belirlendi.

Bu yönetimin içinde Edirne’yi ilgilendiren bir isim var.

Edirne Milletvekili Fatma Aksal,

Edirne İl Teşkilatı başkanlarının 8 saatlik divan üyesi seçimine gösterdikleri, ‘coşku ve heyecan’dan eser yok.

Sanki böyle bir seçim olmamış,

Tısssss,

Garip,

Ölü taklidi.

Teşkilat vekilinin partinin en üst kademesinde görev almasından neden gurur duymaz,

Hiç olmazsa, laf olsun, torba dolsun diye bari açıklama yapmaz.

Kısa bir basın açıklaması yapma gereği duymaz ki,

Önemli olan divan üyeliği, MKYK üyeliği ne ki, bunun yanında,

Haklılar.

Hatırlarım,

CHP Edirne İl Başkanlığı döneminde Nejat Gencan 2010 yılında yapılan kurultayda divana seçilmişti.

Son olarak CHP’nin geçtiğimiz Temmuz ayında yapılan kurultayında İl Başkanı Fevzi Pekcanlı bu ‘kritik görev’e layık görüldü.

Sonuç,

CHP karar kadrolarında Türkiye’de en çok oy aldığı ilin temsilcisi var mı?

Yok.

O zaman geçiniz.

Bu tür görevlerin, siyasi kariyerlere ne katkılar sağladığı örnekleriyle ortada,

Tekrar AK Parti kongresine dönersek,

Fatma Aksal’ı partisi 4, 3 ve 2. sıradan üç defa milletvekili aday gösterdi.

Küsmedi, çalıştı.

Haziran 2018 seçimlerinde 1. sıradan aday yapınca vekil seçildi.

İlk kongrede AK Parti MKYK Üyesi oldu.

Sonra TBMM Türkiye-Arnavutluk Dostluk Grubu Başkanı,

Yetmedi, TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı,

Kırmızı plakaya biniyor.

O çevreler, meclisteki görevi nedeniyle yeniden partinin MKYK üyeliği ihtimalini zayıf görüyorlardı.

Hatta ‘kesin yok’ diyorlardı.

Bu nedenledir ki, talimatla trolleri harekete geçirilip kongre öncesi sosyal medyadan sevinçlerini haykırdılar.

Hal bu ki, bilmiyorlar o saatler de, Erdoğan kendisini telefonla arayıp, MKYK üyeliği müjdesini veriyordu.

Kim olursa olsun,

Hangi partide siyaset yaparsa yapsın,

Eğer, Edirne’den, bölgemizden biri gönül verdiği siyasi parti veya sivil toplum kuruluşunun üst kademelerinde görev alıyorsa gururumuz olur.

Olmalıdır.

Seversin, sevmezsin,

Hep yakınıp, hayıflanmaz mıyız?

Neden biz yokuz diye,

Var olanlara da, sahip çıkmalıyız.

Çıkmadığımız içindir ki,

Sesimizi duyuramayız.

Seçilenler Ankara’da sahipsizlik hissi yaşar.

Bu nedenledir ki,

Fatma Aksal’ın siyaset yaptığı partinin yönetim kademelerinde söz sahibi olmasının zararı olmaz,

Tam aksine,

Çalacak kapınız olur.

Ya hiç kapınız olmazsa,

Bu nedenle, o kapıyı ilk çalacaklar ‘beyinlerini kemiren’ o virüsü yok etmeli,

İhtiraslarını bastırmalı,

En çok siyasi mücadele arkadaşları sevinmeli,

Güzel anonim bir söz ile bitirelim:

“Sevdiğini belli et; gizlemek başkalarına fırsat vermektir.”

 

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.