0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TBMM de,  “Yolsuzluk yapan kim olursa olsun, kanuna aykırı davranan her kim varsa, bu saatten sonra muhalefet belediyeleri de, iktidar belediyeleri de, nasıl gözünün yaşına bakmayacağımızı görecekler”  açıklaması yaptı.

İçişleri Bakanlığı denetimlerini, Mülkiye Başmüfettişleri veya müfettişleri aracılığı ile yapıyor.

Ülkemizin yaşadığı hain darbe girişiminden sonra başlatılan soruşturmalar sonucu, birçok kuruma olduğu gibi İçişleri Bakanlığı Teftiş Kuruluna sızan FETÖ/PDY örgüt mensupları tespit edilerek meslekten atıldı.

Bakanlık denetimler için görevlendirecek uzmanlarını üç ayrı gurubu ayırmış,

Ankara merkez de 72, İstanbul da 16, İzmir de 7 müfettiş olmak üzere Türkiye genelinde 95 uzmanla teftiş yapıyor.

Son iki yıldır tüm bakanlıkların teftiş kurulları hain örgüt mensuplarına yönelik soruşturmalara yoğunlaştı,

Şimdi, biraz fırsat bulunca FETÖ dışında ki, şikayetlere bakmaya başladılar.

Bakanın söylediği bu,

İçişleri Bakanı Soylu’nun açıklamasından sonra,  özellikle CHP’nin Genel Merkez yöneticileri ayağa fırladı.

Sanki nasırına bastılar,

Halbuki, ne var denetlenmek kötü bir şey değil ki,

Eğer sen kendinden eminsen, gelsin baksın,

Neden bu kadar ürktüler anlam veremedim,

Zaten bakan ne diyor, ‘kanuna aykırı davranan her kim varsa’

Kanuna aykırı davranan mensubun varsa koruyup kollayacak halin yok ya,

Tesadüfe bakın ki, İçişleri Bakanı Soylu’nun bu açıklamayı yaptığı günlerde Edirne Belediyesi mülkiye müfettişi tarafından denetleniyordu.

Üstelik denetim başlayalı bir haftayı geçmişti.

Bakanın açıklaması da bunun üzerine gelince şehirde senaryo üstüne senaryo,

Müfettiş, sorumluları açığa alacak diyenlerden tutun da, kayyum atanacak noktasına işi götürenler bile oldu.

Ben, bu yorum ve değerlendirmelere güldüm geçtim,

Zira, Teftiş Kurulu Başkanı eğer bir kuruma müfettiş gönderiyorsa, inceleyeceği ve teftiş edeceği konular bellidir.

Gelen müfettiş görev tanımının dışındaki konulara bakmaz,

Edirne’ye Ankara grubundan Mülkiye Müfettişi Abdulmutalip Aksoy görevlendirildi.

Teamül gereği, İstanbul grubundan gelmesi gerekir ama Ankara’dan gelmiş,

Aslında iyi de olmuş, İstanbul grubundaki müfettişler daha önce geldiler Edirneyi biliyorlar, aşinalıkları var,

Ama,  Ankara grubundan gelenler öyle mi ?

Edirneyi bilmiyor tanımıyor,  yeni bir göz ile bakılması daha gerçekçi olur.

Altında bir şey aramanın anlamı yok, demek ki İstanbul grubunun elinde dosya sayısı fazla,

Teftiş Kurulu Başkanının Edirne’ye görevlendirdiği, Mülkiye Müfettişi Aksoy, meslek yaşamın da Hozat gibi ülkemizin terör açısından en hassas ve kritik bölgelerin de, Battalgazi gibi korunması gereken tarihi mirasımızın olduğu şehirlerde görev yapmış,

Edirne’de iki haftalık süre içinde görevlendirdiği konularda teftişini yaptı, belgelerini topladı, ifadeler aldı.

Şimdi raporunu yazacak.

Teftiş konusunun hizmet alımına yönelik ihaleler ile İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün bazı uygulamaları olduğunu biliyoruz.

Tesadüfe bakın ki, Müfettiş Abdulmutalip Aksoy çalışmalarını İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nde bulunan Başkan Yardımcısı Selçuk Çakır’ın odasında yürüttü.

Yani kısacası en büyük sızlanmaların olduğu, şikâyet ve eleştirilerin doruğa çıktığı müdürlükte,

İki hafta süre içinde bu müdürlükten yükselen dumanı fark etti mi bilemem,

Müfettişler görevlendirdikleri konuları inceler tamam da,

Edirne’de tüm şehrin konuştuğu bir kurumun en hassas birimin de iki hafta kalacaksın ve etraftaki kokuları duymayacaksın, görmeyeceksin, gözlemlememek mümkün mü?

Vicdanlı hiçbir devlet adamı görevlendirme konusuyla ilgili çalışmaları yürütürken gördüğü, duyduğu, edindiği, ulaştığı ve tespit ettiği bir haksızlığa, hukuksuzluğa sırtını dönemez.

Elinin tersi ile itemez,

Böyle bilgilerin tarihin tozlu sayfalarının arasında kalmasına vicdanı izin vermez,

Vermemeli de,