DOLAR 32,4504 -0.15%
EURO 34,8290 -0.66%
ALTIN 2.441,260,23
BIST 9.915,622,05%
BITCOIN 20680641,25%
Edirne
17°

KAPALI

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

“Trakya’da Sanayileşme ve Çevre Sempozyumu” başladı

“Trakya’da Sanayileşme ve Çevre Sempozyumu” başladı

ABONE OL
9 Kasım 2023 16:53
“Trakya’da Sanayileşme ve Çevre Sempozyumu” başladı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Edirne Şubesi tarafından Cumhuriyet’in 100. yılı etkinlikleri kapsamında 9-11 Kasım tarihlerinde düzenlenen “Trakya’da Sanayileşme ve Çevre Sempozyumu” başladı.

Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen sempozyumun açılışına Edirne Vali Yardımcısı Erdoğan Beypınar, Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, Başkan Yardımcıları Selçuk Çakır ve Yaver Tetik, İl Genel Meclis Başkanı Mehmet Geçmiş, İYİ Parti Edirne 27.Dönem Milletvekili Orhan Çakırlar, TMMOB Makine Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Yener, Makine Mühendisleri Odası Edirne Şubesi Başkanı Mehmet Ruhan Timur ve çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı. Sempozyum saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasını ardından başladı.

“ONA BUNA BAKMIYORUZ 2004’TE ONAYLANAN TRAKYA ÇEVRE DÜZENİ PLANINI UYGULAMAYA DEVAM EDİYORUZ”

Sempozyum açılışında konuşma gerçekleştiren Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, “2004 yılında onaylanan ve yürürlüğe giren Trakya Çevre Düzeni Planı’nı o dönemde yapanlara, o dönemin rektörü Sayın Osman İnci’ye, o dönemin bakanlarına bürokratlarına gerçekten Edirne olarak biz minnettarız. Bir kez daha teşekkür ediyoruz. Her ne kadar sonradan defalarca maddeleri değişse, delinmeye çalışsa, her ne kadar mahkemelerce farklı farklı yerlere çekilmeye çalışılsa da bugün Edirne için söyleyeceğim bunu tabii, Edirne’de sanayinin o yıkıcı etkisinden göreceli anlamda da olsa korunabilmişsek bu o plan sayesinde. Eğer o plan olmasaydı bugün belki biz de bir Çorlu gibi, Çerkezköy gibi, Ergene gibi veya yakın zamanda onlara benzeyeceğinden çok korktuğumuz Lüleburgaz gibi olacaktık. Edirne’de de nasıl değerlendirilir değerlendirsin biz hala 2004’te onaylanan Trakya çevre düzeni planı fiili olarak uygulamaya devam ediyoruz. O onu demiş, bu bunu demiş hiçbirine bakmıyoruz, bakmayacağız da. Biz Edirne’de sanayi, özellikle bacalı sanayi istemiyoruz. Bugüne kadar bu noktada kararlılıkla durduk. Bundan sonra da durmaya devam edeceğiz. Tabii çevre felaketi sadece sanayileşmeyle mi geliyor? Elbette hayır. Bunun yanında birçok etken, birçok. birçok süreç var. Ama sanayinin buradaki en dominant etken olduğunu da hepimiz çok iyi biliyoruz. Bir siyasetçi olarak zaman zaman şu çatışmanın içindeyiz. İstihdam mı, üretim mi, sanayi mi, çevre mi? Peki bunların hepsini bir arada yapmak, bir arada korumak, bir arada yaşatmak mümkün mü? Bunu tabii ki işin uzmanları akademisyenler, bilim insanları karar verecek. Onlar bizim önümüzü açıcı refleksler gösterecekler. Bize yol açacaklar. Biz buna hazırız. Burada yer almak bizim açımızdan önemli Uzmanların bizim açımızdan yerel yönetimler açısından yol göstericiliği önemli. Uyarıları önemli, eleştirileri önemli, şikayetleri de önemli. Bunların hepsini çok gerçekçi anlamda çok ciddi anlamda dikkate aldığımızı bilmenizi isterim” dedi.

“SEMPOZYUMLARIN KATKISI İLE EN AZINDAN TRAKYA’DA PLANLI BİR KORUMA KALKINMA SÜRECİNE GİRİLDİ”

TMMOB Edirne Şube Başkanı Mehmet Ruhan Timur, “Trakya’nın bugünü ve geleceği için Trakya’da Sanayileşme ve Çevre Sempozyumu odamız tarafından yapılmıştır. Bu sempozyumların bugün başladığımız beşincisi Edirne’de düzenlenmektedir. Sempozyum çalışmalarına bir yıl önce başladığımızda ziyaret ettiğimiz o dönemin Edirne Valisi Kürşat Kırbıyık ‘bu kadar yıldır neredeydiniz? Neden ara verdiniz’ demişti. Son ziyaretimizde  Valim Yunus Sezen 2005 sempozyumun sonuç bildirileri kitabını kendisine sunduğumuzda, sayın valimiz ‘bunun günceli yok mu? Çalışmalar güncelliğini yitirmiş durumda’ diyerek bize her türlü destek vermeye hazır oldukları sözünü vermişti. Sempozyum süresince 30 Eylül 2023’te Kırklareli’nde, 14 Ekim 2023’te Kapaklı’da ve 21 Ekim 2023’te Lüleburgaz’da sempozyuma doğru başlıyor altında üç etkinlik düzenlemiştik. Amacımız geçen 18 yıl içerisinde bölgede yaşanan gelişmeleri analiz etmek, sorunları ve çözüm önerilerini saptamak ve tartışmak sürece olumlu yönde müdahale edebilecek tüm merkezi, gönüllü, mesleki yerel kuruluş ve kurumlar arasında koordinasyon ve iş birliğini sağlamak ve kamuoyunu bilgilendirmektir. Beşinci sempozyumumuzun kapsamı ilk dört sempozyumdakilerin aynısıdır. Bir Trakya’da yaşanmaya başlayan çarpık sanayileşme. İki, tarımsal alanların tahribi. Üç, çarpık kentleşme, dört, nüfus artışı ve göçü. Beş, çevrenin kirletilmesi. Fakat yaşadığımız bütün sempozyumlarda bugün sürecin kapsamını daha da genişletmiş tüm sektörleri ve kentleri, kentlerin sorunlarını gelişme eğilimlerini kapsama durumuna gelmiştir. Sempozyumların katkısı ile Trakya’da en azından planlı bir koruma kalkınma sürecine girilmiştir. Depremin tetiklediği İstanbul depremi tartışmaları Trakya’ya hem sanayinin hem de nüfus göçünün artışı eğilimini daha da güçlendirmiştir. Trakya’nın yaşadığı çevresel sorunlara ek olarak küresel ısınma ve kuraklık organik yaşamı tehdit eden bir gelişme olarak daha da belirlenmiştir. Beşinci sempozyum ek olarak bu kolları da kapsamındadır. Sempozyumda 2023 cumhuriyetin yüzüncü yılı olması nedeniyle Trakya’nın sosyoekonomik, kültürel, tarihsel önemini konu olan oturumlara yer verilecektir” dedi.

“BU ÇALIŞMALARIN AMACI ÜLKEMİZİN DOĞRU SANAYİLEŞME Sİ HALKIMIZIN MUTLU YAŞAM SÜRMESİ”

TMMOB Makine Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Yener, “Odamız meslek alanlarımızla ilgili sektörel ve bölgesel gelişmeleri tartışarak toplumsal yaşamın olması gereken normlara ulaştırılmasına yönelik görüş ve önerileri yetkililere iletmek amacıyla bir dizi kongre, kurultay sempozyum ve benzeri etkinlikler düzenliyoruz. İlgili tarafların bu etkinliklerde bir araya getiriyor, sözü olan her kesimde bu bağımsız ve demokratik platformları paylaşıyoruz. Bu çalışmaların amacı ülkemizin çevre faktörleri ışığında doğru ve kesintisiz bir şekilde sanayileşmesi, halkımızın mutlu bir yaşam sürmesi ve bu yönde üzerimize düşen kamusal kurumun sorumluluğunun yerine getirilmesidir. Bu etkinlikler içerisinde Edirne Şubemizin Odamız adına düzenlediği dört ayrı Trakya’da sanayileşme ve çevre sempozyumu ile 2001 yılındaki Trakya’da kentleşme ve yerel yönetimler sempozyumu bu bölgemiz açısından da özel bir yere sahiptir.  Açıklıkla görmemiz gerekir ki bütün Türkiye’yi, Trakya bölgemizde bu süreçlerin etki ve sonuçlarını birebir yaşıyor. Bölgesel gelişme, beş yıllık planlarda artık sadece söylem düzeyinde yer almaktadır. Sonuncu ve 2024, 2028 dönemine dair 15 yıllık planda ise hiçbir bölgesel planın adı yapılanlar sonuçları ve benzeri hususlar yer almamaktadır. Ülkenin genelinde olduğu gibi özel olarak Trakya bölgesindeki sorunlu sanayi, sorunlu kent yerleşim konut politikaları sonucu Tarım ve su kaynaklarının tahribi yaşanmış, İstanbul merkezli ve Suriye kökenli sanayi göçü ile bölge büyük boyutlu çevresizliğine maruz kalmıştır” diye konuştu.

“TÜRKİYE’DE EN FAZLA KAÇAK DEFİNE KAZISI YAPILAN BÖLGE TRAKYA”

Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Yaraş” Amacımız zaten bütün olumsuzlukları sıralamak değil, neler yapılabilir ve de yapmalıyız sorunlarına yanıt aramak. Ben çeyrek yüz yıldır Trakya’da yaşıyorum. Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında böyle büyük bir sempozyumda açılış konuşması yapmak gerçekten benim için onur. Trakya’da sanayileşme ve çevre sempozyumu olduğu için Trakya’daki kültür mirasının nasıl büyük bir tehlike altında olduğunu, yüzyıllık terimleri ve bundan sonraki yüzyılda kısa ve uzun vadede neler yapılması gerektiğini özellikle paylaşmak istiyorum. Yani size uzun uzadıya Trakya’daki kültür mirasının tek tek tanıtımını değil de neler olması gerektiğini önümüzdeki yüzyılda onlara paylaşmak istiyorum. Bu nedenle, Cumhuriyetimizin ilk yüzyılındaki Trakya’da kazı araştırmalarıyla, bundan sonraki yüzyılda neler yapılmalı üzerimde durup önerilerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Çünkü bizim İstanbul’a yakın olması ve sanayileşmenin günden güne Trakya’ya istila etmesiyle birlikte, ya da etme tehlikesinden dolayı bunları özellikle kültür mirasının korunması açısından neler yapılabilir, bunları konuşmak gerekiyor. Çünkü Türkiye’de en fazla kaçak define kazılarının yapıldığı bölge Trakya’dır. Çok net, şu stratejik konumu nedeniyle son yıllarda Türkiye’de sanayileşme, özellikle Trakya’da büyük bir baskı unsuru olmaktadır. Yine özellikle son yıllarda maden yataklarının, taş ocaklarının kültür mirasını ne kadar tespit ettiğini tespit etmek mümkün değilmiş. Yani özellikle bu sene Hasbelkader, Trakya’da Mecidiye Kalesi’nde çalışmaya başladım. Onlar da tespit edilmemiş kale için koruma kuruna başvuru yaptım. Ve o taş ocaklarının bu kaleleri nasıl tehdit edilmemiş diyemeyen kalelerin, taş ocaklarının tarafından nasıl tehdide maruz bırakılacaklarını gözlerimle gördüm. Ama sadece başvuru yapmakla yetindim. Yapılacak çünkü çok fazla bir şey yok. Yine özellikle Trakya’nın Rusya ile Türkiye arasındaki anlaşmalar gereği bir doğal gaz rezerv alanı ya da havuzu şeklinde değerlendirmesi, bütün enerji borularının buradan geçmiş geçmiş ya da geçmesi temennisi gerçekten beni çok korkutuyor. O yüzden ivedilikle bütün kültürel mirasın envanterlenmesi şart.  Türkiye’de en az envanterlenme çalışmasının yapıldığı yer Trakya’dır, emin olun Güneydoğu bile Trakya’dan çok daha iyi envanterlenmiştir. Dolayısıyla bunu kimseye suçlamak için söylemiyorum. Ama biz üniversiteler, akademisyenler ve ilgili kurumlar ortak el ele vermeli ve kısa zamanda kültürel mirasın bütün coğrafyada tek tek envanterlenmesi şart olarak görüyoruz” diye ifade etti.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.