0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Gençler bilmez,

Anlatılsa,

Hikâye zannederler.

Birçok nesil,

Pantolonlarının dizlerine,

Gömleklerinin dirseklerine yama,

Ayakkabılarının altına pençe,

Hatta dirsekleri çabuk açılmasın diye, ceketlerine önceden yapılan yamalarla büyüdü.

★★★

Edirne Tıp Fakültesi, 1974 yılında İstanbul Üniversitesi bünyesinde kuruldu.

Trakya Üniversitesi’nin 1982 yılında resmiyet kazanmasından sonra buraya bağlandı.

39. Hükümetin Başbakanı olarak Süleyman Demirel, Edirne Tıp Fakültesi’nin temelini, 29 Ağustos 1976 tarihinde attı.

Hiç unutmuyorum,

12 Eylül askeri darbesinden sonra 1981 yılında, Devlet Başkanı sıfatıyla Edirne’ye gelen General Kenan Evren, hastane inşaatını ziyaret etti.

Sağ elindeki bastonu kaldırıp binanın dış duvarlarını göstererek;

-Bu duvar hatalı, düzgün değil, hemen yıkın,

Talimatı vermişti.

Sonrasında kabak, dönemin Trakya Üniversitesi İnşaat Daire Başkanı Alpaslan Yalkın’ın başına patlamıştı.

Yıllar geçti.

Cumhurbaşkanı olarak Demirel, 25 Kasım 1999 tarihinde Edirne’nin kurtuluş törenlerine geldi.

Ne ilginçtir ki,

Aradan 23 yıl geçtikten sonra temelini attığı fakültenin tamamlanmış halinin açılışını yaptı.

Neredeyse çeyrek asırlık zaman diliminde tamamladık sağlık tesisini.

★★★

Zaman içinde görev yapan rektörler, ihtiyaca göre yeni servisler açtı.

Gelişen teknolojiye göre ilaveler yapıldı.

Ek binalar inşa edildi.

Yataklı servisler modernize edildi.

Yoğun bakım servisleri açıldı.

1042 yataklı Balkanlar ve bölgenin en önemli sağlık tesisi,

Bugün 103 bin metrekare kapalı alan üzerinde,

97 Profesör,  60 Doçent, 47 Yardımcı Doçent,  9 Uzman Doktor ve 315 Araştırma Görevlisi ile teşhis ve tedavi hizmeti veriyor.

★★★

Gel gör ki;

Bugün asansörleri sağlıklı çalışmıyor,

Ameliyathanelerin tavanından su akıyor.

Dönemin sağlık mimari anlayışına göre yapıldığından,

Bugünün şartlarına uygun değil.

Hastalar memnun değil,

Hasta yakınları dertli,

Çalışanlar keyifsiz,

Dev sağlık tesisi, için için ölüyor!

★★★

Çareler aranıyor,

Yönetimler günlük çözümlerle yürüyor.

Anlattım ya,

Şimdiki nesillerin bilmediği ‘yama’ yöntemleriyle yol yürünüyor.

Sektörün uzmanları,

Sağlam ve kaliteli malzemeler ile yapılan inşaatların ömürlerinin, en az 45 ile 50 yıl arası olduğunu söylüyor.

Bugün Tıp Fakültesi’ne ilk harç konulmasının üzerinden 47 yıl geçmiş.

Hani diyorum,

Üniversitenin o kadar büyük arazileri var.

Teknik eleman dersen,

İstemediğin kadar.

Günümüz sağlık tesisi ihtiyaçlarına göre,

Önce yer tespiti yapılsa.

İyi bir planlama ile,

Şimdiden yeni hastane projesi hazırlansa,

Bütçe kalemlerine konulsa,

Ödenek geldikçe,

Yavaş yavaş başlansa,

Ufak ufak yol alınsa…

Anlaşıldı ki,

Yama yama üstüne olmuyor.

Derler ya,

Başlamak işin yarısıdır.

Yolu yarılasak.