0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve İpsala Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Darcan, çiftçiyi tarımda tutmanın yolunun zarar ettirmeden uygulanacak bir taban fiyat olduğunu belirterek, buğday taban fiyatında 8 buçuk lira talep ettiklerini açıkladı.

Edirne’de İl genelindeki Ziraat Odaları Başkanlarının katılımıyla buğday taban fiyat beklentisi ve girdi maliyetlerine ilişkin basın açıklaması düzenlendi. Edirne Ziraat Odası’nda gerçekleşen basın açıklamasına; Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve İpsala Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Darcan, Edirne Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı, Havsa Ziraat Odası Başkanı Bülent Uzel, Keşan Ziraat Odası Başkanı Hasan Şen, Uzunköprü Ziraat Odası Başkanı Yıldız Kılıç, Lalapaşa Ziraat Odası Başkanı Taner Öztürk, Meriç Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Türkkan, Enez Ziraat Odası Başkanı Recep Elmas katıldı. İklim krizi ve Ukrayna-Rusya arasındaki savaşla birlikte tarımda yaşanan kayıpları dile getiren Başkan Hüseyin Darcan, acil önlem alınmadığı takdirde gıda krizinin kapıda olduğunu belirtti. Çiftçiyi tarımda tutmanın yolunun zarar ettirmeden uygulanacak bir taban fiyat olduğunu dile getiren Başkan Hüseyin Darcan, buğday taban fiyat için 8,5 lira açıklanmasını talep ettiklerini sözlerine ekledi.

“GÜBREDE YÜZDE 450, İLAÇ YÜZDE 600, MAZOT YÜZDE 330 ARTIŞ”

Buğdayın geçen yıl 867 lira olan maliyetinin bu yıl 2 bin 382 lira olduğunu vurgulayan Darcan, “Geçtiğimiz günlerde Covid-19 salgınıyla birlikte pandemi dünyada tedarik zincirinde aksamalara sebebiyet verdi. Bunu atlattık derken şimdi kuraklık yani iklim krizi, girdi maliyetleri ve Ukranya – Rusya savaşı ile birlikte Tarımsal üretim noktasında ciddi kayıplar verilmiştir. Acil önlem almazsak bu unsurların etkisiyle gıda krizi de bizleri kapıda bekliyor. İklimsel değişikler verimleri olumsuz etkiliyor, hedeflenen üretimler gerçekleşemiyor. Gübre ve mazotta dışa bağımlıyız girdi fiyatları aldı başını gitti. Ukrayna – Rusya savası nedeniyle uluslararası yaptırımlar kapıda ve bunların hepsi bizim gıdaya ulaşmamızı zorlaştırırken beslenme için ödeyeceğimiz faturamızda her gün artıyor. Döviz kurlarında yaşanan dalgalanmalar, Ukrayna Rusya Savaşı ve değişen iklim koşulları neticesinde tarımda girdi maliyetlerinde çok ciddi artışlar olmuştur. 2021 üretim sezonunda 1 dekar Buğday üretimine 200 TL gübre bedeli ödeyen çiftçimiz bu yıl aynı miktarda gübre için 850 TL ödemiştir. Gübrede yaşanan bu artış yüzde 450 oranındadır. İlaç fiyatlarındaki fiyat artışları ise yüzde 80 ile yüzde 600 arasında değişmekle birlikte, buğday üretiminde geçen sezon 87 TL/da ilaç masrafı yapılırken bu yıl bu rakam 190 TL/da çıkmıştır. Bu kalemde ki maliyet artışımız yüzde 220 olmuştur. Diğer önemli girdimiz mazotta ki fiyat artışı ise yüzde 330 ile 7 TL den 23 TL çıkan mazotta olmuştur. Üretim sezonu boyunca yaptığımız tüm masrafları hesapladığımız zaman geçen yıl 867 TL/da maliyeti olan buğdayın bu yıl ki maliyeti maalesef ki yüzde 280 artışla 2 bin 382 TL/da, 1 kg dane maliyetimizde 6 TL olmuştur” dedi.

“TMO KENDİ ÇİFTÇİSİNDEN TONU 2 BİN 250, YURTDIŞINDA 5 BİN 700 LİRA ARASI BUĞDAY İTHAL ETTİ”

TMO’nun yeterli stok yapamadığını ve yurtdışında ithalatla piyasayı dengelemeye çalıştığının altını çizen Darcan “Başlıca hububat ihracatçıları Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş nedeniyle Karadeniz’den buğday sevkiyatlarında görülen aksamalar devam etmektedir.  Dünyanın buğday stoku geçen yıl 279 milyon ton iken, bu yıl stokun 267 milyon tona düşmesi beklenmektedir. Hindistan’ın rekor üretim beklediği bir sezonda ani sıcaklar ile üretiminin düşmesi ve 14 Mayıs günü ihracatı durdurması, küresel arz sıkışıklığının artmasına yol açacağı bir gerçektir. Çiftçinin Kara gün dostu TMO 29/04/2022 tarihinde buğday hasadının yaklaştığı zamanda 480 bin ton buğday ithalat ihalesi açmıştır. Buğdaylar 17 Mayıs-10 Ağustos tarihleri arasında yani tam hasat ortasında ülkeye gelecekti ki Hindistan ihracatı durdurdu. Yapılan bu ihale kendi çiftçimizi yok saymaktır, yüksek girdiler ile kendi ülkesi ve yurttaşı için gece gündüz üretim yapan çiftçimiz için fiyat kırmaktır ve yurt dışından buğdayı navlunla birlikte 8 bin 500 liraya getirerek başka ülke çiftçisini desteklemek demektir. TMO bu yıl geçen yıl yaptığı hataları tekrar yapmamalıdır. Geçen yıl verilen fiyat özel sektör fiyatlarının altında kaldığı için TMO yeterli stok yapamadı ve stoklarını yurt dışından ithalat yaparak piyasayı dengelemek durumunda kaldı. Geçen yıl Kendi çiftçisinden tonu 2 bin 250 TL buğday alırken yurtdışından tonu 5 bin 700 lira ile 6 bin 500 lira arasından buğday ithal etti. Dışarı verilen bu paralar biz çiftçimize verilse tarımsal üretim konusunda bugün çok daha başka noktalarda olurduk” dedi.

“BUĞDAY TABAN FİYAT BEKLENTİSİ 8,5 LİRA”

Verimlerin düşük olacağına dikkat çeken Darcan “Buğday alım fiyatına yönelik sektörde farklı rakamlar talep edilirken, genellikle talep edilen rakamların 5 ile 6 lira arasında değişmesi dikkat çekmekte ancak, bu talepler düşüktür. Çiftçinin buğday ekiminde tutulması, gelecek yıl gıda krizinin daha da büyümemesi için taban fiyatın iyi bir rakam olarak açıklanması gerekiyor ki çiftçi bundan sonra da ekim yapmaya devam etsin. Hububat taban fiyatı belirlenirken; girdi maliyetleri, dünya piyasaları ve çiftçi refahı dikkate alınarak açıklanmazsa sorunlar daha da ağırlaşır. Çiftçiyi tarımda tutmanın yolu onun zarar etmeden üretim sağlayacağı bir taban fiyat politikasıdır. Kuru tarım yapılan bölgelerde verimlerin yüksek olmayacağı göz önüne alınarak en az 8.5 TL/kg civarında taban fiyat açıklanmasını talep eder, kamuoyuna saygıyla sunarız” şeklinde sözlerine yer verdi.

“ÇİFTÇİ YÜZDE 100 BORÇLANDI”

Çiftçinin borçlarını ödeyebilmek için para kazanamadığı takdirde tarlalarını satacağını söyleyen Lalapaşa Ziraat Odası Başkanı Taner Öztürk de “Bu sene buğday üreticisi için kritik bir sene. 3 sene pandeminin ardından tarihi görülmemiş maliyet artışları oldu. Çiftçi bu maliyet artışlarını karşılamak için yüzde 100 borçlandı. Eğer bu fiyat talepleri karşılanmazsa 2 önemli olay var bir kısa bir uzun vade. Kısa vadede çiftçi buğday ekimini azaltır. Uzun vadede çiftçi bu borçları ödeyebilmek için para kazanmazsa tarlalarını satar. Bu tarlalarda büyük sermayenin eline geçer” dedi.

“İMKANLAR İÇİNDE İMKANSIZLIKLARLA SAVAŞIYORUZ”

Uzunköprü Ziraat Odası Başkanı Yıldız Kılıç ise “Sıkıntıları aşmanın yolu devlet bir an önce bölgeye yatırımlar yapmalı. Mazotta illa biz piyasada satılan rakamlara mı almalıyız gübreyi illa bu rakamlara mı almalıyız? Bizim masraflarımıza fark gelmesin hiç bunları konuşmayalım. Yanımızdan Meriç akıyor boşa gidiyor. İmkanlar içinde imkansızlıklarla savaşıyoruz” dedi.