Edirne’nin 41. Valisi Dursun Ali Şahin’in görev dönemine ilişkin anılarını anlatmaya devam edeyim.

Kentin kaderine ‘imza atmak’ yerine, kendi dünyasında işlerle emeklilik günlerini bekleyen emekli Vali Şahin, şehrin önemli lezzet duraklarından Köfteci Osman’a alınmış,

Daha doğrusu küsmüş!

Şehir dışından kendisini ziyarete gelen misafirlere, Köfteci Osman’dan siparişler verdiğini anlatıyor.

Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, Vali Şahin’e teşekkür mektubu yazarak bizzat teslim etmesi için İçişleri Bakanı Rumiyana’yı Edirne’ye gönderiyor.

Şahin’de konuk bakanı Köfteci Osman’a götürüyor.

Tercüme de olunca yemek uzuyor.

Bir ara Şahin, servis yapan personele Köfteci Osman’ı soruyor ve ‘içeride’ yanıtı alıyor.

Osman ızgaranın başından yanlarına gelmiyor.

Vali Şahin bu duruma çok bozuluyor.

Kendisine küsüyor ve iki ay süreyle Osman’dan köfte yemiyor.

★★★

Şahin, valilik binasındaki asansörlere takıyor.

Düşünüyor, taşınıyor.

Sağlık açısından çalışanlar için riskli olduğuna karar veriyor.

Yürüyerek üst katlara çıkarlarsa, memurlar daha sağlıklı olur diyor.

Ardından basıyor talimatı!

Valilik binasında ve lojmanlarda asansörler 3. kata kadar çalışmayacak.

İşin peşini bırakmıyor.

Uyanık memurların, 4. Kata çıkıp, oradan bir alt kata indiğini tespit ediyor.

Morali bozuluyor.

Yıllarca Erkek Yetiştirme Yurdu olarak kullanılan Edirnelilerin Bulgar Mektebi olarak bildiği binanın azınlık vakıflarına iadesinden sonraki hamlesini de yazmış emekli Vali Dursun Ali Şahin,

Bulgar Ortodoks Kilisesi Vakfı’na devrolan binayı kiraladıktan sonra İlim Yayma Vakfı’na verdiğini anlatıyor.

★★★

Kitaptan TOBB tarafından yapılacak ve protokolü imzalanan Edirne Fen Lisesi projesinin nasıl İlahiyat Fakültesi’ne ‘kurban’ edildiğini de öğreniyoruz.

Hatırlayın,

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Sağlık Bakanı ve Edirne Milletvekili Mehmet Müezzinoğlu, Edirne’nin 40. Valisi Hasan Duruer, TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Arif Parmaksız ve Mustafa Yardımcı 30 Ocak 2013 tarihinde Ankara’da buluştu.

Masaya oturdular ve TOBB tarafından kente ‘16 derslikli Fen Lisesi ve 200 öğrenci kapasiteli pansiyon ve kapalı spor salonundan oluşan eğitim kompleksi’ yapmak için protokol imzaladılar.

Ardından da, objektiflerin karşısına geçip, tarihi anı ölümsüzleştirdiler.

Bir gün, Selimiye Camii arkasında, İstanbul Üniversitesi’ne ait binada eğitim veren İlahiyat Fakültesi’ni ziyaret ediyor.

Aslında Balkanlarda Türk ve Müslüman soydaşlara din adamı yetiştirmek üzere kurulan, ancak sonradan rotası değişen İlahiyat Fakültesi’nin küçük bir binada eğitim yapmasına gönlü razı olmayan Şahin, üzülüyor, adeta kahroluyor.

Fakülte Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Sarızade (yanlış hatırlıyor soyadı Sarıoğlu) yeni bir fakülte binası yapımı için proje hazırlattığını öğreniyor.

Hemen aklına TIR Parkı işini ‘çözdüğü’ TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu geliyor.

Çok uğraşıyor ama sonunda Rifat Başkanı ikna ediyor.

TOBB Fen Lisesi yerine bu kez 5 Ocak 2015 tarihinde İlahiyat Fakültesi yapmak üzere, Başbakan Ahmet Davutuoğlu, Vali Dursun Ali Şahin, Rektör Prof. Dr. Yener Yörük ile protokol imzalıyor.

Sonrasında kriz çıkıyor.

TOBB, projeyi ve inşaatı kendi yapmak istiyor.

Dekan Sarıoğlu, kendisinin çizdiğinin yapılmasını istiyor.

Daha ileri gidip, yapmazlarsa yapmasınlar noktasına geliyor.

Bir türlü ikna olmuyor.

Projesinin yapılmasını kabul ettiremeyince, dekanlık ve rektör yardımcılığı görevinden istifa ediyor Sarıoğlu,

Edirne’nin 40. Valisi Hasan Duruer’in Fen Lisesi hayali,

Halefi 41. Vali Dursun Ali Şahin tarafından yerle yeksan ediliyor!

Sonrasında, Balkan Yerleşkesi’nde onca yer varken,

Tıp Fakültesi’nin dibine, genişleme sahasına ‘ucube’ olarak inşa ediliyor.

Fen Lisesi’nin iptal edilmesi ve yer seçimi konusunda günümüzde bile hala eleştirilen İlahiyat Fakültesi yapılması konusunda emekli Vali Şahin, ne kadar hayır dua alıyor bilmiyorum.

★★★

Edirne’de kültür ve sanat konusunda da adımlar atıyor Şahin,

Bir gün kendisine film festivali düzenlemek için üç kişi geliyor.

‘Ahlak dışı olmayan filmler’ kaydı ile ikna oluyor.

Festivalin sonunda ödül töreninin erkek sunucusu kendisini konuşma için davet edince kürsüye çıktığında, kendi ifadesiyle ‘leş gibi içki koktuğunu’ fark ediyor.

Böylece Edirne Balkan Film Festivali’nin başlaması ile bitmesi bir oluyor.

Edirne’nin pek sorunu olmayınca,

Bir gün Havsa’nın Azatlı Köyü’ne giderek merada hayvanların su içmesi için inşa edilen ‘yalak’ için resmi açılış töreni yapıyor.

Hatta test etmek için ilk suyu kendisi içiyor.

Anılarında basının bunu eleştirdiğini yazarak, hayvan severlerin kendisine sahip çıkmamasına sitem ediyor.

★★★

Edirne deyince, Selimiye Camii’yle ilgili anısı olmaz mı?

Gençliğinde camiinin minarelerine çıktığını, ancak valilik döneminde bir kez daha şerefelere kadar yürümeyi göze alamadığını anlatıyor.

Fakat çıkmak isteyenlere ‘sorumluluk bende’ şeklinde yazılı belge almayı zorunlu kıldığını yazıyor.

Camiinin ana giriş kapısına içi şerbet dolu iki küp koyup, gelenlerin çeşmesinden içmesini düşünüyor ama ekonomik gerekçeyle vazgeçiyor.

Ters Lale’nin olduğu bölümde akan suyun kullanımını, halıları ıslattığı ve sonrasında kokuya neden olduğu için kapatıyor.

Fakat çorap kokusunu yok edemediği için hayıflanıyor!

Aydınlatma konusundaki hamlelerinin kurul tarafından engellenmesine kızıyor ve üyeleri, tamamı alanında uzman, akademik kariyerleri var ama, ‘yeterli bilgiye sahip değil’ diye değerlendiriyor.

★★★

Sosyal medyada, Yunanistan sınırları açtı yalanı üzerine,

Binlerce göçmen Edirne’ye akın etmişti.

TEM gişelerinde durdurmaya çalıştıklarını, ‘ikna etmek için birlikte Cuma namazı’ kıldığını kitabında yazıyor.

O döneme ait inanılmaz bir ‘özel bilgi’yi kitabında yazıyor.

Başbakan Erdoğan Vali Şahin’i arıyor ve durum hakkında bilgi istiyor.

Telefon konuşması sırasında Şahin’in yazdığına göre Erdoğan, ‘Bırakın, nereye gidiyorlarsa gitsinler’ diyor.

Şahin ise, ‘Çalışmalar iyi gidiyor, sonuç alacağız’ diyerek ‘ikna’ ediyor.

Ne diyelim,

Uluslararası bir krizi önlemiş!

Daha ne anılar var.

Bu haftada bitmedi.

Haftaya bitirelim.