0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Gelişmiş toplumlarda sivil inisiyatif etkin,

Ülkemizde, Gölcük Depremi sonrası AKUT’u tanıdık.

Sahada depremzedelere yardıma koştu.

Alkışladık.

Son dönemde özellikle muhalif çevreler, şarkıcı Haluk Levent’in AHBAP ekibini parlatıyor.

Kahramanmaraş Depremi sonrası sosyal medyada çokça konuşuldu.

Acıların tazeliğinde, kamu kurumlarına acımasızca yükleniliyor.

AHBAP’ın resmi sosyal medya hesaplarına baktım.

Okuyucularım da bir göz atsın,

Yardım taleplerini kamuoyu ile paylaşmışlar, AFAD’a yönlendirmişler.

Sahada enkaz mücadelesinde yoklar, olsa hesaplarda boy boy paylaşırlardı.

Bol bol İBAN numarası duyurusu yapmışlar,

Gelen bağışlarla, acil ihtiyaç malzemesi satın almışlar.

★★★

AHBAP ekibi ve Haluk Levent’in iyi niyetinden kuşkum yok.

Haluk’u tanırım, bir dönem AK Parti İl Merkezi olarak kullanılan Çağım Disko’da sahne aldığı günlerden,

Toplumsal olaylara karşı duyarlıdır.

SHP’den 1989-1994 yılları arasında İl Genel Meclisi Üyesi olan rahmetli Refik Girgin, kanser hastası bir kızın tedavisi için çırpınıyordu.

Hürriyet Haber Ajansı Edirne Bürosu’na geldi, Haluk Levent ile beraber,

Mimar Sinan Kapalı Spor Salonu’nda yardım konseri düzenlemek istiyordu.

Elinde gitarı ile Haluk ve Refik’i fotoğraflayıp haber yaptık.

Edirnelileri yardım konserine davet ettiler.

Yalan yok, benim matematik bilgim zayıftır.

Bazen iki kere ikiyi sorduklarında bile duraksayarak cevap veririm.

Haluk’un matematik durumunun benden iyi olduğunu sanmıyorum.

Yoksa onlarca borç için hakkındaki yakalama kararı nedeniyle, polis tarafından konser öncesi yaka-paça gözaltına alınmazdı.

★★★

Kamu kurumunda her şey kayıt altındadır,

Kaybolmaz.

Bugün Osmanlı Padişahlarının yediklerine, içtiklerine kadar biliyoruz.

Hiç unutmuyorum,

Emniyet Müdürü bir dostum ile sohbet ederken anlatmıştı:

-Resmi evrakların saklanma süreleri var. Zaman zaman genelgeler gelir, süresi dolanların imha edilmesi istenir. Bizim polis o evrakların önce fotokopisini alır saklar, sonra asıllarını yok eder.

Dönemin İçişleri Bakanı Sadettin Tantan’ın Sofya’ya yaptığı resmi ziyareti takip ediyordum. Gazeteciler ile akşam Büyükelçilik konutunda sohbet toplantısında, basın mensuplarına dönerek dedi ki;

-Eğer bir şey arıyorsunuz, dönüp arşivlere bakın.

Kamu kurumlarımızın arşivleri sağlam,

Peki, AHBAP’ın böyle sağlıklı bir kaydı var mı?

Tartışmalar başlayınca anladık ki, resmi web sayfasında son iki yıldır gelir ve giderlerine ait raporlar yok.

Kamu kurumlarını zayıflatarak, güven zafiyeti yaratarak bir yere varamayız.

Yağmurdan kaçarken, doluya tutuluruz.

★★★

Doğal afet karşısında Türk toplumu hızlı refleks gösteriyor.

Özellikle yardım konusunda,

Ama yardım deyince, evimizde kullanıp bir kenara attığımız giysiler geliyor aklımıza.

Ne diyorsunuz,

Gece balo kıyafeti gönderenler var!

Deprem bölgesinde görev yapan arkadaşlarımla konuştum, sokakların ikinci el giyilmiş eşya poşetleriyle dolu olduğunu anlattılar.

Türk Kızılay’ı Edirne Şubesi’nde iki dönem yöneticilik yaptım.

Ondan da biliyorum, ikinci el kıyafetleri kimse almıyor.

Yıllarca depolarda kalıyordu.

Düşünün, onlarca eşya toplandı, kolilere konuldu ve sonra binlerce kilometre uzağa götürüldü.

Sonuç,

O hengâmede şimdi sokaklardan bir de onları temizlemek kaldı.

★★★

Sorun şu,

Yardım konusunda da kutuplaşma var.

Maalesef toplumun bir bölümünün, AFAD ve Kızılay konusunda çekinceleri var.

Bu da durup dururken olmuyor,

O kurumlar da ‘Nerede hata yapıyoruz?’ diye bir bakması lazım,

Millet ile aradaki ‘güven sorununu’ çözmeleri gerekir.

Hal böyle olunca, desteğin bir bölümü AHBAP’a yöneliyor.

Edirne de yardım konusunda sorumluluğu üzerine aldı.

Valilik adına yardım taleplerinin, iktidar partisinin il başkanı tarafından telefonla istenmesi olmadı.

Geçer bir Vali Yardımcısı arar,

Veya diğer siyasi partilerin il başkanlarının da telefon açmasına imkân verilmeliydi.

★★★

Hiçbir STK devletten daha güçlü değil,

Olamaz.

Nasıl çok reklam yapan lokantanın yemeği en lezzetlisi değilse,

En fazla sosyal medya paylaşımı yapan da çok çalışıyor anlamına gelmez.

Sessizlerin hakkına girmeyin.

Elbette,

Eksikler, hatalar vardır,

Olacak da…

Kamu kurumlarını bu kadar hırpalarsak,

İpin ucunu kaçırırsak,

Yanarız.

En güzeli,

Devlet, millet ve STK birlikte,

‘Ahenk’ içinde yürünmesi.

Hesap zamanı şimdi değil,

Hele bir bu işler bitsin,

Sonra,

Herkes eteğindeki taşları döker.