0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Âşık Veysel;

Büyük Halk Ozanı,

Âşıklık geleneğinin en bilinen temsilcisi,

Karanlık dünyasına rağmen gönül gözüyle herkesin ezberinde olan türküleri,

Günümüzde de her kuşak tarafından söyleniyor, dinleniyor…

Türküsünde duygularını şöyle anlatıyor Ozan Veysel:

“Uzun, ince bir yoldayım

Gediyorum gündüz gece

Bilmiyorum ne hâldeyim

Gediyorum gündüz gece…”

★★★

Ne diyor ülkemizin kurtarıcısı ve kurucusu Büyük Önder Atatürk:

“Dinlenmemek üzere yola çıkanlar, asla ve asla yorulmazlar.”

CHP’nin 28, AK Parti’nin 12 ve İYİ Parti’nin 12 milletvekili aday adayının, ‘aday’ olabilmek için uzun, ince yolunu anlatayım.

Anlatayım da,

Arşivlerde kalsın,

Bir daha bu yola çıkanlar,

Yola çıktıklarını, yolda bulduklarıyla değiştirenleri,

Yıllarca üyelik, mahalle delegeliği, ilçe yöneticiliği, il yönetimi ve başkanlıkların hiçbir anlamı olmadığını anlasınlar…

Hep yazmadım mı?

O Sırat Köprüsü’nden geçerken, kimse kimseyi elinden tutmaz,

Her koyun kendi bacağından asılır.

Nitekim partiler, 28. Dönem vekil adayları belirlenirken de öyle oldu.

Şimdi ben yazdıydım mı diyeyim.

Merhemin varsa,

Sürersin keline,

Gerisi laf-ı güzaf.

★★★

Edirne seçmeninin en yakından ilgilendiği Cumhuriyet Halk Partisi ile başlayayım anlatmaya:

Hatırlayın,

Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği erken genel seçimi ufukta göründükten sonra süreç başlatıldı.

“Aday olmak isteyenler istifa etsin,” denildi.

Edirne İl Başkanı Fevzi Pekcanlı 7 yıllık, Keşan İlçe Başkanı Recep Pekcan 3 yıllık koltuğunu bırakarak aday adayı oldular.

CHP Genel Merkezi, yerel yönetimlerde meclislerde sayısal sorun yaşamamak için ‘belediye ve il genel meclisi üyelerinin istifa etmemesi’ yönünde genelge yayınladı.

Kafasına adaylığı koyan belediye meclis üyesi Savaş Üner 14 yıllık, Ahmet Baran Yazgan 4 yıllık koltuklarını bırakıp genelgeye rağmen şanslarını denediler.

Başka kimler yoktu ki,

Evet, evet O da vardı.

Yapmayın siz de,

Kambersiz düğün olur mu?

Olmazsa, tadı olmaz zaten,

Partinin siyasi mevtalarıyla mahalle gezileriyle ilk işareti vermişti adaylık için,

Muhtemelen ilkokula başladığı yıl sınıf başkanlığı seçimiyle ilk adımı attığı adaylık macerasına, bu güne kadar yerel, genel, parti yönetimleri, STK yönetimleri olmak üzere her platformda deneyen, kelebek kadar siyasi ömürlü Gürkan Güneser de aday adayı olarak kamuoyunu şaşırtmadı.

Sonuçta bu kez de olmadı,

Olsun dert değil, ne kaldı şunun şurasında Mart 2024 yerel seçimlerine.

Tarihler 24 Mart’ı gösterirken CHP’de kapılar kapandı.

Aday başvuruları sona erdi.

Meclisin 28. Dönemi için 28 aday adayı vardı.

★★★

Aday adayları arasında, genel merkeze dosya verip, ‘ya tutarsa’ diyenler yok muydu?

Vardı tabi ki,

Kaderlerine razı olanlar,

Milletvekili olmak için dört dönenler,

Kendi kaderlerini kendileri yazmak için çok çalışanlar,

Geleceğini başkalarının ‘iki dudağı’ arasına bırakanlar…

Koyduğu hedefe ulaşmak için çalışanlara da haksızlık etmeyelim.

Yola çıkmadan önce Belediye Başkanı Recep Gürkan’dan ‘izin’ isteyip, ardından ‘destek’ sözüne lafı getirince, ‘Sen yüzde 60’ı tamamla, üstüne bakarız,’ cümlesiyle cesaretlenen Savaş Üner, çalışmalarına bir yıl önceden başlamıştı,

Süreçte en fazla seçim bölgesini gezen, seçmene temas eden isimdi,

Fevzi Başkan, “O koltukta ben 7 yıl boşuna oturmadım, tabi ki hakkım, tartışmasız listedeyim, siz geri kalan sıraları tamamlayın,’ diyordu,

Hakan İnci, 2014 yılında ‘zorunlu hizmet’i tamamladım, partim ‘vefa’ gösterir beklentisinde,

İstanbul Büyükşehir Belediye Meclis üyeliğine ‘lütfedip’ yazılan ve her seçim öncesi bölgeyi harmanlayan Orhan Çakır’ın, ‘Eko başkanın adayıyım,’ diye böbürlenmeleri,

Şehir içi ulaşım sistemi uzmanı Hakan Giyik, hedefini o kadar büyüttü ki, Özel Halk Otobüsleri Birliği Denetim Kurulu Üyesi olarak Edirne veya İstanbul’dan seçilecek sıradan adaylık beklentisine dahi girdi,

Ayşekadın Şükrüpaşa İlkokulu’nun bitişiğinde, ‘hala yapı kullanma izni verilmeyen’ o binanın müteahhidi Seyfi Alp Üzmen, sırtını Kırklareli Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu’na dayadı,

Şadan Şimşek, Uzunköprü köy muhtarlarının imzasıyla yeniden 3. sıradan vekillik yakalama hayalinde,

Mustafa Bezbaş, düğünler ve cenazelere ara verip genel merkezde yöneticileriyle, ‘ön seçim’ yapılsın restleşmesi ve İstanbul’da kendine yer bulamayıp Şanlıurfa’ya gönderilen Mahmut Tanal aracılığıyla listeye sızma peşinde,

Sema Dürüktaş, adaylık başvurusunu yapıp öz geçmişine güvenip evinde bekleyenlerden,

Recep Pekcan, Ufuk Kanışkan, Nilüfer Erk Oğuz, Hasret Dinç, Olgu Karataşoğlu, “Nasıl olsa listede Keşan kontenjanı olacak, o isim belki ben olurum,’ beklentisinde,

Tunceli Munzur Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Güven, Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun memleketinden ‘tanıdıkları’ üzerinden şans arayarak,

Uzunköprü’den İstanbul’a taşınmasına rağmen Yakup Atalay, ‘daha önce 3. sıra düştü’ bu sefer ‘bir yukarısı olur mu’ heyecanıyla,

Ahmet Erken, siyasi büyükleri ‘Aday ol, kırsal kesimin oyları için son sıra senin,’ vaadini aldığı için,

Serdar Yalçıner, ‘enişte desteğiyle’,  Muammer Tanıyan, Engin Çoğal, ‘aradan sıyrılmak’ umuduyla,

Ahmet Baran Yazgan, ‘Laf olsun diye aday değilim, beni hesaba katın,’ edası ve özgüveniyle,

Roman kontenjanı için Selçuk Karadeniz,

Avukat Beliz Bayındır, partinin tüzüğünde olan ve hiç uygulanmayan genç kontenjanı için,

Uzun ince bir yola çıktı…

Meslektaşım rahmetli Tayfun Talipoğlu, televizyonlarda uzun yıllar yayınlanan, ülkeyi karış karış gezdiği, ‘Yol Hikâyeleri’ programını kapatırken söylediği cümleleri günümüze uyarlayarak bugünlük nokta koyalım:

“Yollar uzun, siyasetin şartları çetin… Bugünlük bu kadar…”